Alkali diyetin, kanser hastalarına iyi geldiği iddiaları ne kadar güvenilir? Vücudumuzun pH'ı kanser hücrelerinin büyümesini nasıl teşvik ya da inhibe eder?

Kanser hastalarında, alkali diyetin etkinliğinin bir efsane mi, gerçek mi olduğunu analiz etmeden önce kanserin genel anatomisine kısaca bir göz atalım. Kanser terimi bir organı oluşturan hücrelerin anormal ve kontrolsüz çoğalması, çoğalan bu hücrelerin çevre organlara ve dokulara zarar vermesi ya da onları yok etmesidir. Bu malign hücreler genellikle lenf ya da kan yoluyla vücudun diğer bölümlerine yayılır ve bu süreç metastaz olarak bilinir. İyi huylu tümörler kanser hücrelerinden farklı olarak sınırsız büyümezler, komşu organ ve dokuları işgal etmezler ve vücudun diğer bölümlerine yayılmazlar. Kanser türlerinin çoğu bir tümör formu oluşturur ancak lösemi gibi bazı kanser türleri tümör oluşturmazlar. Her yaş grubundan insan kansere yakalanabilir ancak artan yaş ile kanser riski arasında doğrudan bir ilişki vardır. Kanser nedenlerinin büyük bir kısmı çevre ve yaşam tarzı ile ilgilidir. Kirlilik, tütün tüketimi, nikotin inhalasyonu, endüstriyel radyasyona maruz kalma, stres ve hareketsiz yaşam tarzı çeşitli kanser türlerinin en sık nedenleridir.

Kanser Tedavisinde Alkali Diyet mi? Gerçek mi?

İlk önce alkali diyetin ne olduğuna bakalım. Alkali diyet düşük asit içeriğine sahip, alkali besinleri içeren bir diyettir. Alkali gıdalar listesinde kabak, marul, domates, kereviz, havuç, soğan, ıspanak, salatalık, nohut, maydanoz, fesleğen, zeytinyağı, karpuz, ıhlamur ve limon gibi besinler yer alır. Öte yandan et, yumurta, makarna, şeker, kafein, tütün ve beyaz pirinç gibi besinler yüksek asit içerir. Şimdi alkali diyetin kanser hastalarına olan faydalarına gelelim. Çalışmalar göstermiştir ki, bazı kanser hücreleri asit ortamında iyi gelişirken, kanın alkali içeriği bu hücrelerin büyümelerini ve yayılmalarını engeller. Laboratuvar deneyleri kanser hücrelerini çevreleyen bölgede alkali bir ortam varsa, kemoterapinin kanserle daha iyi mücadele ettiğini kanıtlamıştır.

Alkali diyetin kanser hücrelerini öldürmesiyle ilgili karşı argüman ise bu iddianın sadece tüp ortamında ispatlanması, herhangi gerçek bir insan çalışmasında gösterilmemesidir. Ayrıca bu diyete karşı çıkan pek çok onkolog ve araştırmacıya göre vücut pH'ında herhangi bir artma ya da azalma olduğunda vücudumuz bunu otomatik olarak düzeltir. Bu nedenle alkali besinler tüketerek kasten alkali bir ortam yaratmaya çalışmanın kanser hücreleri üzerinde herhangi bir etkisi olmaz. Alkali ortam hemen düzeltileceğinden kanser hücrelerinin alkali ortamla teması için yeterli zaman yoktur.

Alkali Ortam Kansere Karşı Nasıl Çalışır?

Kanser hücreleri anaerobiktir yani oksijen açısından zengin bir ortamda yaşayamazlar. Çoğumuz bir molekülün ne kadar hidrojen içerirse o kadar asidik olduğunun, ne kadar oksijen içerirse de o kadar alkali olduğunun farkındayız. Bu nedenle kan ve dokular oksijenden ne kadar zenginse toksinler o kadar yok edilir, bu da kanserli dokuların bu ortamda yaşamasını engeller. Alkali hücreler asidik hücrelere göre 20 kat fazla oksijen tutma yeteneğine sahiptir; bu da kanser hücrelerinin bu ortamda büyümesini engeller. Kanın asit oranı yükseldiğinde fazla asidi dengelemek için bu fazla asidi kandan dokulara gönderir. Reflü, kabızlık gibi bazı metabolik hastalıklar artan kan asit seviyesinin en sık sebepleridir. Doktorlar genellikle asit reflüsü ve kabızlık tedavisi için alkali gıdaları önerir.

Alkali Diyet İyi Mi? Kötü Mü?

Tamamen alkali odaklı bir diyet sonunda asitlerin tamamen dışlanmasına ve aslında kanserle mücadelede yardımcı bazı grupların alınmamasına neden olabilir. Örneğin tamamen alkali bir diyet D vitamininin ana kaynağı olan günlük süt ürünlerinin alınmasına engel olur. Yeterli D vitamini alımının bir kişinin kanserden kurtulma şansını arttırdığı bilinen bir gerçektir. Asidik bir ortamın ve asit yönünden zengin besinlerin kanser hücrelerinin büyümesini ve yayılmasını teşvik ettiği doğrudur, buna rağmen tamamen alkali bir diyet önerilmez. Kilo vermek için yüksek alkali diyet, genellikle düşük karbonhidrat ve yağlı diyetlerden fayda görmeyenlere önerilir. Yüksek oranda alkali, düşük oranda asitli besinler içeren kombine bir diyet ise stres ve kronik asit sorunu yaşayanlar için faydalıdır. Her şeyin fazlası zararlıdır.

Yukarıda da görebileceğiniz gibi alkali ortamın kansere etkisi, tartışmalı bir kavramdır. Alkali ortamın kanser hücreleri üzerindeki durdurucu etkisi bilimsel olarak ispatlanmışken, yeterli insan deneylerinin olmaması ve insan vücudunun pH'ı hemen dengeleyici özelliği bu konu hakkında oluşan soru işaretleridir.

Kategoriler:

Yapılan Yorumlar

Henüz kimse yorum yapmamış.

Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.

Yorum Yapın

Güvenlik Kodu
Coğafya Tarih Sitesi Matematik Sorusu Türkçe Sitesi