Ülkemizin önemli bir geleneksel gıdası olan yoğurdun, sağlık açısından faydalı olduğu hepimiz tarafından bilinmektedir. Peki, neden yoğurt bu kadar faydalıdır? Bu yazımızda yoğurdun sağlık açısından on temel yararı üzerine yoğunlaşacağız.

1. Yoğurdun hazmı sütten daha kolaydır. Süte karşı hazımsızlık yaşayan kişiler (laktoz intoleransı veya protein alerjisi olanlar) yoğurt tüketebilmektedir. Mayalama prosesi yoğurdu sütten daha kolay hazım edilebilir hale getirmektedir. Yaşayan aktif bakteri kültürleri enzim oluşmasına neden olur ve oluşan bu enzimler sütteki proteini kısmen parçalayarak hem özümsemeyi kolaylaştırır hem de daha az alerjik hale getirir. Bu nedenle sütü tolere edemeyen kişiler (özellikle bebekler) yoğurdu herhangi bir bağırsak problemi olmadan tüketebilmektedirler. Miktarı markadan markaya değişmekle birlikte, genel olarak yoğurtta sütten daha az laktoz bulunmaktadır çünkü mayalanma aşamasında sütteki laktoz şekeri, daha kolay emilimi olan glikoz ve galaktoz formuna dönüşmektedir.

2. Yoğurt bağırsak sağlığına katkıda bulunmaktadır. Tıbbi olarak bilinen bir söz vardır: "bağırsağınız ne kadar sağlıklı ise siz de o kadar sağlıklısınızdır". Yoğurt yediğiniz zaman bağırsağınızı iki yol ile korumuş olursunuz. Birincisi, yoğurdun içerdiği laktobakteri adı verilen kültürlerdir. Laktobakteriler bağırsak yanlısı olarak bilinirler ve kolon kanseri riskini azaltırlar. Kolonda bulunan yararlı bakterilerin gelişmesini desteklerler ve safranın kanserojen safra asidine dönüşmesini azaltırlar. Temel olarak, bu bakteriler zararlı maddeleri (nitrat ve nitritler nitrozaminlere dönüşmeden önce) kanserojen formlarına dönüşmeden önce deaktive ederler. Bu bağırsak yanlısı bakteriler kolonunuzda ne kadar fazla bulunursa, kolon rahatsızlıklarına yakalanma riskiniz o kadar azalır.

İkincisi, yoğurt zengin bir kalsiyum kaynağıdır. Kalsiyum da kolon sağlığına katkıda bulunup kolon kanseri riskini azaltma etkisine sahip bir mineraldir. Kolon etrafında aşırı miktarda hücre artmasını engelleyerek kolon kanserine yakalanma riskini azaltır. Aynı zamanda kanser etkisi olan safra asidine bağlanıp, kolon duvarını aşındırmasını önler. Beslenme düzeninde bolca kalsiyum bulunan insanların (genellikle İskandinav ülkelerde) kolorektal (kolon ve rektum ile ilgili) kansere daha az yakalandığı tespit edilmiştir. Bir çalışmaya göre günde ortalama 1200 miligram kalsiyum alan bireylerin kolorektal kansere % 75 oranında daha az yakalandığı belirtilmektedir.

3. Yoğurt diğer besinlerin biyoyararlanımını arttırır. Yoğurdun mayalanma süreci, kalsiyum ve B vitamini emilimini arttırır. Yoğurttaki laktik asit sütteki kalsiyumun parçalanmasına katkıda bulunarak emilimini kolaylaştırır.

4. Yoğurt bağışıklık sistemini kuvvetlendirmektedir. 68 kişi üzerinde yapılan bir çalışmada, günde iki fincan kadar yoğurt tüketen bireylerin, üç aylık süre sonunda bağışıklığa yardımcı olan interferon seviyelerinin arttığı gözlenmiştir. Yoğurtta bulunan bakteriyel kültürler aynı zamanda kanda bulunan lökositlerin enfeksiyonla mücadelesini canlandırdığı gözlenmiştir. Bazı çalışmalar da deneysel hayvanlarda yoğurt kültürlerinin anti-tümör etki sağladığını göstermektedir.

5. Yoğurt bağırsak enfeksiyonlarından sonra iyileşmeyi hızlandırır. Bazı viral ve alerjik mide ve bağırsak problemleri, özellikle laktaz üreten hücreler başta olmak üzere, bağırsak yapısını bozmaktadır. Bu sonuç geçici laktozun kötü emilimi problemine neden olmaktadır. Çocukların bağırsak enfeksiyonu geçirdikten sonra süte karşı hazımsızlık yaşamalarının nedeni de budur. Ancak yoğurt düşük laktoz ve yüksek laktaz içerdiğinden dolayı, bağırsaklar tarafından hazmında bir problem yaşanmamakla birlikte ishali iyileştirmede pozitif katkı sağlamaktadır.

Yapılan araştırmalarda, yoğurt tüketen çocukların ishalden daha çabuk iyileştiğini göstermektedir. Birçok çocuk doktoru, sindirim problemlerine karşı çocuklara yoğurt tüketilmesini önermektedir. Bunun dışında antibiyotik kullanımı esnasında da yoğurt tüketimi faydalıdır çünkü yoğurt, antibiyotiğin bağırsakta bulunan faydalı bakterilere karşı etkisini minimize etmektedir.

6. Yoğurt maya enfeksiyonlarını azaltır. Araştırmalar günde 100 gram yoğurt tüketen kadınların, yoğurdun içerdiği canlı ve aktif kültürler sayesinde vajinada bulunan maya kolonilerini azalttığı için, vajinal maya enfeksiyonlarına rastlama oranında azalma olduğu gözlenmiştir.

7. Yoğurt zengin bir kalsiyum kaynağıdır. Günde 100 gram yoğurt tüketilmesi halinde 450 miligram kadar kalsiyum alınmış olur. Bu miktar günlük tavsiye edilen miktarın çocuklar için yarısı, yetişkinler için % 30 ile 40'ı kadardır. Yoğurtta bulunan canlı kültürler kalsiyum emilimini arttırdığı için, aynı miktarda tüketilen sütten daha fazla kalsiyum ihtiyacı karşılanabilmektedir.

8. Yoğurt mükemmel bir protein kaynağıdır. Sade alınan 100 gramlık yoğurtta 10 ila 14 gram arasında protein bulunmaktadır. Bu miktar çoğu insan için günlük alması gereken miktarın % 20'sini oluşturmaktadır. İçerdiği canlı kültürler nedeni ile aynı miktar sütten alınan proteinden yaklaşık % 20 daha fazla protein içermektedir (10 gram süt 8 gram yoğurda eşit gelmektedir). Yoğurdun mayalanması esnasında süt proteinleri daha kolay emilebilir hale gelmektedir. Bu nedenle yoğurda genellikle "önceden öğütülmüş" sıfatı verilmektedir.

9. Yoğurt kolesterolü azaltır. Yoğurdun kandaki kolesterolü azalttığını gösteren birkaç çalışma bulunmaktadır. Bunun nedeni olarak yoğurtta bulunan canlı kültürlerin kolesterolü sindirdiği veya yoğurdun safra asidini bağladığı düşünülmektedir.

10. Yoğurt gelişimi destekleyen bir gıdadır. Proteinlerin kolay sindirimi ve laktik asidin mineral adsorpsiyonuna katkı sağlaması özelliklerinden dolayı yoğurt, çocukların bağırsak emilimi problemlerinin büyümesine karşı yardımcı olmaktadır.

Kategoriler:

Yapılan Yorumlar

Henüz kimse yorum yapmamış.

Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.

Yorum Yapın

Güvenlik Kodu
Coğafya Tarih Sitesi Matematik Sorusu Türkçe Sitesi