Servet-i Fünûn döneminin en önemli yazarlarından biri olan Mehmet Rauf, İstanbul’da dünyaya gelmiştir. Eğitimine Defterdar Mahalle Mektebi ile başlayan Rauf, akabinde Soğuk Çeşme Askeri Rüştiye’deki eğitimini de tamamlayarak Bahriye Mektebi’ne yazılır. Ancak Mehmet Rauf, askeri bir okula gitmekten hiç de memnun değildir. İstemeye istemeye de olsu nihayetinde söz konusu okuldan bir teğmen olarak mezun olur. Ardından Rauf, İstanbul’da göreve başlar. Bu yıllarda Mehmet Rauf, Tevfik Fikret’in halasının kızı bir evlilik yapar.
Eylül” romanı ile simgeleşen Mehmet Rauf, öz yaşamında da karmaşık bir evlilik hadiseleri içinde başrol oynamıştır. İlk evliliğini Tevfik Fikret’in halasının kızı olan Ayşe Sermet ile yapan, Rauf, henüz Ayşe Hanım’dan ayrılmadan Besime Hanım ile evlenir. İlk iki evliliğinden de çocuğu olan Mehmet Rauf, daha sonra ikinci eşinden ayrılarak Muazzez Hanım ile evlenir. Evliliklerinin yanı sıra yasak aşklarla da anılan Mehmet Rauf, bir intihar girişiminde de bulunmuştur. Edebiyat otoriteleri tarafından Mehmet Rauf’un Tevfik Fikret ile yanı evi paylaştığı sıralarda onun eşine yasak bir aşk beslediğini ve bu aşkın neticesinde de “Eylül” adlı romanı kaleme aldığı tezi savunulmaktadır. Mehmet Rauf, bir müddet askerlik mesleği ile ilişiğinin kesilmesiyle geçim ciddi geçim sıkıntıları çeker. Ölmeden önce iki felç geçiren Mehmet Rauf, ikinci felcin ardından yatağa bağlı kalır. Yine bu süreçte oldukça rahatsızlaşan Rauf, 23 Aralık 1931 tarihinde yaşama veda eder.
Yazın Yaşamı
Kaynaklarda Mehmet Rauf’un babası tarafından tiyatroya götürüldüğü bilgisi yer almaktadır. Henüz çocukluk yıllarında birçok sanat dalını da içinde barındıran tiyatroya gitmesi Mehmet Rauf’un sanat fitilini ateşlemiştir.
Yaşı ilerledikçe Mehmet Rauf, özellikle de Bahriye Mektebi’nde öğrenci iken bazı arkadaşları sayesinde edebiyata iyiden iyiye merak salar. Bu dönemde yerli ve yabancı birçok romanı okuyan Mehmet Rauf, okumaları neticesinde çeşitli denemeler de yapmaktadır. Ciddi olarak eline kalemi bu yıllarda alan Rauf, ilk olarak “Danaet yahut Gaskonya Korsanları” adında bir roman kaleme alır. Ancak roman bazı nedenlerden dolayı yayımlanmaz.
Bu ilk adım ile birlikte Mehmet Rauf, o yıllarda çeviri romanlarda sıkça rastlanan cinayet kurgularına yönelir. Daha sonra Rauf, kendisinde var olan edebi birikimi zenginleştirmeye çalışır. Bu amaçla Emile Zola, Gustava Flaubert ve Alphonse Daute gibi gibi Avrupa’nın en önemli yazarlarını okuyarak kendisine bir edebi yönelim, kazandırır. Mehmet Rauf’un edebi duruşunda söz konusu Avrupa yazarlarının yanı sıra Halit Ziya Uşaklıgil de büyük yer tutmaktadır. Özellikle Halit Ziya’nın “Nemide” romanı Mehmet Rauf’a büyük bir etki yapar. Öyle ki Rauf, Halit Ziya’nın kalemine duyduğu hayranlık ve temayülü ifade etmek adına ona bir mektup yazar. Rauf, mektubuna karşılık alınca Halit Ziya’ya fikrini de beyan etmesi için yazdığı “Düşmüş” adlı öyküsünü gönderir. Öyküyü okuyan Uşaklıgil, öyküyü beğenerek gazetede yayımlatır. Daha sonra Halit Ziya ve Mehmet Rauf iyi iki dost olarak bağlarını korurlar. Mehmet Rauf’un edebi yaşamının bir diğer mühim hadisesi ise Servet-i Fünûn dergisinde aktifleşmesidir. Dergide “Ferda-yı Garam” eseri yayımlanan Mehmet Rauf, Cenap Şahabettin’le de sıkı bir yakınlık içerisindedir. Zamanla Mehmet Rauf, tamamen derginin yazarlarından biri olur.
“Eylül” romanı ile Mehmet Rauf, ilk psikolojik romanı edebiyatımıza kazandırarak ismini fazlasıyla duyurmuştur. Roman, özellikle çevresel betimlemeleri de aşan ruh tasvirleri ile büyük bir yankı uyandırır. O güne kadar edebiyatımız çevre tasvirlerine fazlasıyla alışkındı ancak roman karakterlerinin ruh halinin bu kadar ustaca ve teknik olarak ciddi bir şekilde tasvir edilmesi “
Eylül” romanının en dikkat çeken noktasıdır. Söz konusu roman ile adını büyük bir hız ile duyuran Mehmet Rauf, Servet-i Fünûn hareketine bağlılığını uzun yıllar idame ettirmiştir. Ancak “Bir Zambak’ın Hikâyesi” adlı yapıtında Mehmet Rauf, bağlı bulunduğu edebi topluluğun çizgisinden çıkarak farklı bir konu ve üsluba yönelmiştir. Bu eserin ahlak ananelerine aykırı olduğu görüşü ile yargılanan Mehmet Rauf, bir süre hapse mahkûm edilmiştir. Bu mahkûmiyetin yanı sıra askerlikle de ilişiği kesilen Mehmet Rauf, maddi açıdan da darbe almıştır.
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.