İlköğretim çağındaki çocuklarda hayal etme, resmetme, kopyalama özellikleri oldukça geniştir. Anaokulu döneminde olan bir çocuk sürekli soru sorar, sorgular ki bu o yaşlardaki çocuklar için oldukça renkli ve eğlencelidir.

Belli bir yaşa geldikten sonra çocuklar eğitimde ezbere başvuruyorlar, 'neden' sorusunu sormak ya işlerine gelmiyor ya da altlarından kalkamayacaklarını düşündükleri için hiç düşünmemeyi tercih ediyorlar. Yıllardır ezberci eğitim şeklini değiştirerek çocukları sorgulamaya yöneltmek için çalışmalar yapılıyor ancak tabi ki günümüz koşullarında bunun çok zor olduğunu hepimiz görüyoruz. Teknoloji, her gün çıkan yeni oyunlar her biri biraz daha ezbere, tüketiciliğe yöneltiyor çocukları. ‘Tüketici Nesil' yetişiyor. İşte bunu engellemek ve çocukları sorgulamaya yöneltmek amacıyla ‘analojik sistem' geliştiriliyor. Bu sistemin temel özelliği bilinmeyen şeyleri bilinen şeylerle kodlama diyebiliriz. Öğretmen çocuğa yeni anlatacağı bir konuyu çocuğun hazır belleğindeki nesne, resim gibi şeylerle kodluyor ve öğrencinin geri çağrınımını kolaylaştırıyor. Tabi ki seçim öğrenciye ait.

Analojiler hikaye içerebilir, drama şeklinde olabilir, tek temel özellikleri benzetme olmalarıdır. O halde biraz da benzetmenin tekniğinden bahsedelim.

Benzetme en basit sözlük anlamıyla, ortak nitelikleri bulunan nesne ya da kavramlar arasında benzerlik kurma sanatıdır. Bizler bunu tekniğimizde şu şekilde tanımlıyoruz, yabancılık çekilen bir olgunun tanıdık bir olguya benzetilerek açıklamak ve daha kalıcı hale gelmesini sağlamaktır.

Benzetme yaparken öğretmenin zaman ve mekân sınırlarını koyması oldukça önemlidir. En başta da söylediğimiz gibi çocukların oldukça geniş bir hayal gücü vardır. Uygulamaya öğrencinin katılması sağlanmalıdır ki yaşarak öğrenme seviyesine çıkabilsin, aksi takdirde hikaye dinler sadece.

Analojiler 3'e ayrılır;

1. Basit analojiler yani bir şeyin direk olarak başka bir şeye benzetilmesi. Örneğin; göz - far.

2. Hikâye tarzında analojiler yani bir olay anlatılırken başka bir olaya benzetilerek anlatılması.  Örneğin; organlarımız-bir makine mekanizması.

3. Oyunlaştırılmış analojiler yani olayların oyunlaştırılarak anlatılması. Örneğin; beynin bir lidere benzetilmesi.

Analojide kaynak ve hedef oluşturulurken dikkatli olmak gerekir. Özellikler küçük yaşta uygulanacaksa öğrencinin belleğinde hazırda var olan bilgide karmaşa yaratmamak oldukça önemlidir. Analoji oldukça faydalı bir yöntemdir. Doğru kullanılabildiği ve hedefe ulaşıldığı takdirde öğrencinin uzun yıllar belleğine yazılmış olacak bir olaydır.

Sayısal dersler içinde soyutu somuta çevirme açısından oldukça etkili olduğu bir gerçektir. Özellikle soyut kavramları algılama ve sorgulama konusunda sıkıntı çeken bu yaş grubu öğrenciler için analojik sistem oldukça yaygın ve yararlıdır.  Analojik sistem öğrencilere düşünme, sorgulama açısından bir pencere açıyor aynı zamanda da hayal güçlerine etkisi büyüktür.

Kategoriler:

Yapılan Yorumlar

Henüz kimse yorum yapmamış.

Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.

Yorum Yapın

Güvenlik Kodu
Coğafya Tarih Sitesi Matematik Sorusu Türkçe Sitesi