Biyomalzeme; vücudun işleyişine yardımcı olmak üzere üretilen ve geliştirilen malzemelerdir. Yapısı itibariyle vücut ile sürekli temas halinde bulunmaktadır.
Son zamanlarda özellikle tıp ve mühendislik alanında gelişmeler yaşanmaktadır. Bu gelişmelerden bir kısmı ise biyomalzeme alanında olmuştur. İnsan vücudundaki doku ya da organlar çeşitli sebeplerden dolayı işlevini yitirmesi sonucunda biyomazemelere ihtiyaç duyulmaktadır. Bu biyomalzemeler sayesinde insan yaşamı eskiye oranla daha kolaylaşmaktadır. Ortopedi alanında kullanılan protezler ve diş alanında kullanılan dolgular biyomalzeme olarak gösterilebilir.
Biyomalzemelerin kullanımı eski çağlara kadar gitmektedir. Örneğin; eski zamanlarda altın ile hastaların dişleri kaplanıyordu. Bu uygulama ilk olarak eski Çin'de uygulanmıştır.
Biyomalzeme türlerinden ilk metal protez 1938 yılında kullanılmıştır. Vitalyum içeren bu metal protez 1960 yılına kadar kullanılmıştır. Ancak sonrasında metal korozyona uğramaları sonucu insan vücudunda büyük tehlikelere yol açmıştır. Çünkü, vitalyum korozyona uğraması sonucu paslanmaktadır.
Geliştirilen biyomalzemeleler ile 1950 li yıllarda kalp vanaları kullanılmaya başlanmıştır. 1960 Yılına gelindiğinde ise yapay kalça kemikleri kullanılmaya başlamıştır.
1972 yılında ise alumina ve zirkonya seramikleri biyomalzeme olarak hastalarda kullanılmıştır. Ancak sonrasında vücut ile uyum sağlamadığı tespit edilmiştir. Bu yüzden yeni malzeme arayışı içine girilmiştir. Sonrasında kullanılan biyocam ve hidroksiapatit insanlar için daha yararlı olmuştur. Biyomalzeme kullanımı zaman geçtikçe artmıştır.
Biyomalzeme vücutta yerine kullanılacağı organ ya da uzvun benze bur özelliklerine sahiptir. Bu şekilde işlevini kaybetmiş organ ya da uzuv gibi hareket etmektedir. Bir kemik yerine kullanılan protez, kemik ile benzer bir yapıya sahiptir. Kemik dokusu aslında karmaşık yapıya sahiptir. Bundan dolayı biyomalzemeler tam olarak gerçek organın işlevini yerine getiremez.
Biyomalzemelerin Özellikleri
Biyomalzemeler vücutta bulunan dokularla uyumlu bir yapıya sahiptir. Bu yapılarıyla vücuda zarar vermemektedir. Vücudumuz genellikle dışarıdan yapısına katılan yabancı unsurları kabul etmemektedir. Bu yüzden vücutta kullanılan malzemeler ilk başta tehtit olarak algılanmaktadır. İşte bu aşamada biyouyumluluk kavramı ortaya çıkmaktadır. Biyouyumluluk vücudumuzda kullanılan malzemelerin vücut tarafından yabancı tehdit kabul edilmemesidir. Yabancı kabul edilmeyen bu malzemeler vücut içinde uyumluluk sağlayarak işlevini yerine getirmektedir. Biyomalzemeler vücuda yerleştiğinde vücudun olağan reaksiyonları dışında bir çok reaksiyon daha meydana gelmektedir. Vücutta meydana gelebilecek başlıca reaksiyonlar; dokularımızdaki proteinler ile bioymalzeme arasındaki etkileşim, alyuvar sayısının artışı, tümör üretimi ve bağışıklık sistemindeki hareketlenme olarak gösterilebilir.
Biyomalzemeler Ve Kullanım Alanları
Özellikle metal ve alaşımlar bir çok alanda biyomalzeme olarak kullanılmaktadır. Çünkü, mekanik ve kimyasal yapıları bu iş için uygundur. Metal ve alaşımlar; diş protezinde, kas iskelet sisteminde ve kalp kapakçıklarında sıklıkla kullanılmaktadır. Son zamanlarda biyomalzemelerde titanyum kullanım oranı artmıştır. Çünkü yapılan araştırmalarda titanyumun hafif olduğu, dokularla fazla reaksiyona girmediği ve vücuda karşı biyouyumluluğa sahip oluğu görülmüştür.
Metalik biyomalzemelerde Nikel ve titanyum alaşıları kullanılmaktadır. Tıp da akıllı malzemeler olarak nitelendirilmektedir. Özellikle gözlük çerçeveleri, otomobil parçaları, diş telleri ve kap-damar hastalıklarında kullanılan malzemeler başlıca akıllı malzemelerdir. Akıllı malzemeler şekil bellekli alaşımlardır.
Başka bir biyomalzeme türü ise biyosermiklerdir. İnsan vücudunda zarar görmüş ve işlevini yitirmiş olan uzvun yerine geçmektedirler. Günlük yaşamda diş tedavilerinde, kalça protezinde ve yüz kemiklerinde kullanılmaktadır. Kalsiyum eksikliğinde meydana gelen kemik erimesinde biyoseramiklere ihityaç duyulmaktadır. Ayrıca ileri yaşlarda meydana gelen kemik erimesi sonucunda da biyoseramiklere ihtiyaç duyulmaktadır.
Biyomalzemelerin Amaçlarını Maddeler Halinde Sayacak Olursak;
- Vücutta hastalıklı ya da hasar görmüş organ ya da uzuvların yerine kullanılır. Örneğin; diyaliz ve protezler
- Vücutta hasarlı organın fonksiyonelliğini arttırmak amacıyla kullanılır. Örneğin; lens, kalp pili, işitme cihazı ve benzeri
- Kozmetik sıkıntıları gidermek amaçlı kullanılır. Örneğin; diş teli ve silikon yaptırma
- Fonsiyon bozukluklarını gidermek amacıyla kullanılır. Örneğin ; omurgalardaki bozukluklar
- Hasarlı bölgenin iyileşmesine yardımcı olur. Örneğin; Ameliyat iplikleri, cerrahi vida ve teller
- Hastalığın teşhisine yardımcı olma amaçlı kullanılmaktadır. Örneğin; endoskopi makinesi ve enkektör
Biyomalzemelerin yazdıklarımız dışında bir çok kullanım amacı bulunmaktadır.
Sonuç olarak; Bilim adamlarının görevi insanlığa faydalı olmaktır. Bilim adamları çalışmalarında görevini yerine getiremeyen dokuları incelemişlerdir. Bunun sonucunda bir çok biyomalzeme türü ortaya çıkmıştır. Biyomalzeme alanındaki çalışmalar son hızıyla devam etmektedir.
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.