Fosfor insan vücudunda en çok bulunan 2. minareldir. Buna bağlı olarak vücudumuzda inanılmaz işlevlere bürünmektedir. Fosfor yağlarda, şekerlerde ve proteinlerde bulunmaktadır. Fosfor doğada genelde katı halde bulunmaktadır. Fosforun canlılar alemine aktarımı bakteriler ve bitkiler aracılığıyla gerçekleşmektedir. Canlıların ölümüyle kalan fosfor bakteriler aracılığıyla tekrar geri kazanılır. Böylece fosfor döngüsü oluşmaktadır.

Fosforun vücut içindeki görevlerini sayacak olursak;

1- Canlının toplam vücut ağırlığının %1 ini oluşturmaktadır. Buna bağlı olarak hücredeki hayati faaliyetlerin gerçekleştirilmesinde çok büyük bir öneme sahiptir.

2- Hücrelerimizdeki DNA ve RNA'nın temel yapıtaşlarıdır.

3- Hücredeki tüm enerji döngüsü fosfor maddesine bağlıdır.

4- Zarların ve bilgiyi oluşturan kodların üretiminde rol almaktadır.

5- Fotosentezde, solunumda ve birçok enzimin işleyişinde görev almaktadır.

Fosfor aynı zamanda vücudumuzda depo edilmektedir. Fosforun yaklaşık %85 i kemikte fosfor zincirleri şeklinde depo edilmektedir. Bakterilerde ihtiyaç duyduklarında fosfor depolamaktadır.

Fosforun faydalarını sayacak olursak;

1- Kemik ve dişlerin oluşumunda çok önemlidir.

2- Dokularımızın tamirinde, protein sentezinde, karbonhidrat ve yağların vücudumuzda kullanılmasında etkilidir.

3- B vitamini ile birlikte çalışmaktadır. Bu sayede böbreklerin işleyişine, kalp atım ritmine ve sinir iletilerine etki ederek yardımcı olur.

4-ATP' nin yapıtaşı olması sebebiyle enerji depolanmasına ve kullanılmasına yardımcı olur.

İnsan vücudu için gerekli fosfor ihtiyacı kişi yaşına göre değişmektedir. Fosfor süt ürüleri yani süt yoğurt, peynir  balık-deniz ürünlerinde fazla bulunmaktadır.   İlk 1 yaşına kadar 100-275 mg yeterlidir.

1-3 yaş arası 460 mg , 4-8 yaş arası 500 mg, 9-18 yaş arası 1250 mg dir. 18 yaş üstü erişkinle için ise ortalama 700 mg günlük fosfor ihtiyacı bulunmaktadır. Bu belirtilen miktarda fosfor alınmadığında fosfor eksikliğine bağlı bir çok rahatsızlık ortaya çıkacaktır. Fosfor eksikliğinin bazı belirtileri kemik incelmesi, yorgunluk, kaslarda ağrı, iştahın kesilmesidir.

Sonuç olarak yukarıdaki yazıda görüldüğü üzere vücudumuzda birçok kritik parçalar vardır. Bu hayati öneme sahip parçaların bir tanesinde bile meydana gelebilecek aksama veya eksikli canlının ölümüne sebep olabilmektedir. Diğerleri gibi fosfor yokluğunda da canlılık ölümle son bulur. Aslında bu sistemleri hepsi evrimi yalanlarken yaratılmış olmayı açıkça göstermektedir.