James Alan Hetfield, 3 Ağustos 1963 tarihinde dünyaya gelmiştir. Etnik köken olarak Alman, İngiliz ve İrlanda asıllıdır. Babası Virgil, tır şoförüdür ve ilerleyen yıllarda da ailesini terk etmiş, Hetfield de bu durumdan oldukça etkilenmiştir. Annesi Cynthia, bir opera sanatçısıdır. İnanç olarak Hristiyan bilimine kati suretle bağlı kalması nedeniyle, Hetfield’ın çocukluk dönemlerinde bu bilimin izlerini sıklıkla görebilmek mümkündür.

Ailesi, bağlı oldukları mezhep ya da inanış gereği, hiçbir tıbbi yardım ya da ilaç kullanmamışlardır. Zaten bu yüzden de, annesi Cynthia, 1979 yılında kanser nedeniyle ölmüştür. Annesi öldüğü sırada, genç James henüz 16 yaşındadır. Babası Virgil ise, 1996 yılında, Metallica’nın Load albümünün turnesi sırasında hayata veda etmiştir.

James Hetfield’in Metallica Dönemi

Metallica, kurulduğu ilk yıllarda, gitar ve vokal anlamında birkaç alternatif denemiştir. Ancak, hedefledikleri tonu ve müzikal performansı bir türlü tutturamamışlardır. Tüm kombinasyon denemelerinin ardından, James Hetfield’in ritim gitar çaldığı ve vokalist olduğu, Lars Ulrich’in bateri çaldığı, Dave Mustaine’in ana gitarist görevini üstlendiği ve Ron McGovney tarafından da bas gitarın kullanıldığı hali ile, Metallica grubu resmi olarak oluşmuş ve kurulmuştur.

Dave Mustaine’in alkol problemi, Hetfield ile aralarında tartışmalara neden olmuştur. Mustaine’in, McGovney’in bas gitarına bira dökerek, McGovney’e elektrik çarptırması da, bu dönemde yaşanan bir başka vukuat olmuştur. Peşi sıra olayların yaşandığı 1982 – 1983 yıllarında, Mustaine’in uslanmaz tavırlarına, medyaya verdiği röportajlardaki dik başlı tavır da eklenince, Ulrish ve Hetfield, Mustaine’i gruptan kovmuşlardır. Mustaine’in gruptan uzaklaştırıldığı gün içinde, zamanın Exodus grubunda çalan Kirk Hammett, Metallica’nın yeni ana gitaristi olarak gruba alınmıştır. Gruptan kovulan Mustaine ise, Megadeth isimli heavy metal grubunu kurmuştur. James Hetfield, 1990’lı yılların ortalarına kadar olan süreçte, şarkılara aranjörlük de yapmıştır. Buna ek olarak, Load albümünün stüdyo kayıtları ile birlikte, ana gitarist Kirk Hammett da şarkıların ritim düzenlemelerinde görev almaya başlamıştır. James Hetfield, gitar ahenk düzenlerinin büyük çoğunluğunu da kendisi yapmaktadır. Aynı zamanda, şarkı sözlerini ve vokal melodilerini de kendi yazdığı gibi, şarkı düzenlemelerini de Lars Ulrich ile birlikte tamamlamıştır.

James Hetfield’ın sahne kazaları ise oldukça fazladır. 1992 yılında Monreal’de gerçekleştirilen Guns N' Roses ve Metallica konser turunda Hetfield’ın yaşadığı kaza, bu olayların içindeki en popüler yaşanmışlıktır. Hetfield, “Fade To Black” şarkısını çaldığı sırada, patlayan havai fişeklerden etkilenmiştir. Sahnedeki havai fişeklerin yerleri değiştirildiği halde, eski yerlerinde de havai fişekler bulunmaktayken, James Hetfield’in de buna dikkat etmesi sonucu, sol kolunda 2. ve 3. dereceden yanıklar oluşmuştur. Bundan dolayı da, Hetfield uzun süre gitar çalamamıştır. Ancak, olayın üzerinden daha 3 hafta bile geçmeden, Hetfield sahnelere geri dönmeyi başarmıştır. Bu kazalardan biri de, 1994 yılında yaşadığı bir olay yüzünden başına 30 civarı dikiş atılmış olmasıdır. Yine bunlara ek olarak, kaykaydan düşerek kırdığı kolu yüzünden, defalarca da Metallica konserlerinde gitar çalamamıştır. Hatta, sırf bu olay yüzünden, Hetfield ile yapılan anlaşmalara "tur esnasında kaykaya binmeme" koşulu eklenmiştir.

James Hetfield, “Black Album” turnesi sürerken, bir konserde sesi kısıldığı için, takip eden süreçte şan dersleri almak zorunda kalmıştır. O zamanlar, şan eğitimini gerçekleştiren hocasının, kendisine yardımcı olsun diye verdiği ses açma kasetini ise, James Hetfield bugün bile kullanmaktadır. James Hetfield, hayatı boyunca alkol bağımlılığı yaşamıştır. Sırf bu yüzden, St. Anger albümü hazırlık sürecinde, rehabilitasyona girmiştir. Metallica, bu albümün hazırlanış sürecini, elemanlar arasındaki tartışmaları ve gelecek planlarını belgesel hale getirterek, “Some Kind Of Monster” adıyla yayınlamıştır. Hetfield’in sahip olduğu ilk gitar ise, "Gibson Flying V" taklidi olan beyaz bir gitardır. Ancak Hetfield, 1990’Lı yılların başından bu yana, konserlerin hemen hemen hepsinde, kendi adına üretilmiş ESP markalı özel gitarları çalmaktadır. ESP markası, günümüze kadar 6 adet Hetfield imzalı gitar modeli çıkarmış, bu gitarlar için de Hetfield’e para ödemişlerdir. ESP marka gitarların yanında, Hetfield’in zaman zaman Gibson markasını tercih ettiği de bilinmektedir.

Kimi zaman elinde birasıyla, bazen sarhoş görünümünde ya da dosdoğru sarhoş halde sahneye çıkan Hetfield, bu şekilde sahip olduğu hayran kitlesini etkilemeyi başarmış ve onları canlı tutmuştur. Fakat, ilerleyen zamanlarda, hem yaşının ilerlemesi, hem de bir aile babası durumuna gelmesi açısından, bu davranışlar sorun olmuştur. Zaman içinde de, alkole nefret duymaya başlamıştır.

James Alan Hetfield, yaşayan bir müzik efsanesidir. Heavy ve trash metal müziği piyasasında, üretkenliği, yeteneği ve ait olduğu grup Metallica ile birlikte, dünyanın her yerinde tanınmakta, takdir edilmekte ve hayran olunan bir sanatçı özelliğini sürdürmektedir.