Kene, her geçen yıl daha fazla tehlikesini göstermektedir. Özellikle yaz aylarında kabus haline gelen bu minik hayvan, kişinin hayati fonksiyonlarını durdurabiliyor.
Kırım Kongo kanamalı hastalığına neden olan ve zehrini tüm vücuda çok kısa sürede yayan hayvan, daha birçok hastalığa davetiye çıkarmaktadır. Her geçen gün riski daha çok artan ve yeşillik olan her yerde üreyebilen ve çoğalabilen bu hayvan türü, 2006 yılından sonra kendisini daha fazla göstermiş ve birçok ölüme sebebiyet vermiştir. Günümüze kadar ölüm sayısındaki oran, artış göstermiştir. Deriye yapışan ve kanı emerek şişen hayvan, kana virüs bırakıyor. Bu virüs önlem alınmaz ise tehlikeli hastalıklara yol açabiliyor. Kırım Kongo hastalığın yanı sıra Anaplazmoz, baberioz gibi hastalıklara neden olabiliyor.
Kenenin sebep olduğu en tehlikeli hastalıklarından biri olan Kırım Kongo ismi, eski tarihlere dayanmaktadır. 1944 yılında Kırım'da görülen ve 1956 yılında Kongo'da görülen kene ısırması vakası, bu hastalığın ismini oluşturmuştur. Kene canlısı, sadece insanları ölüme sürükler, hayvanlara herhangi bir zararı dokunmaz. Ve kanını emdiği hayvana bulaştırdığı virüs, yine insana geçerek zarar verebilmektedir. Bu her türlü hayvan olabilir.
Kenenin ısırıp ısırmadığını anlamak için birçok yöntem vardır. Çoğu kişi vücudunda oluşan kızarıklığın nedenini ve hangi hayvan tarafından ısırıldığını bilemez. Tehlike arz eden bu hayvanın ısırıp ısırmadığını, sabit duruşundan anlayabilirsiniz. Kene vücuda yapıştığında hemen uçup gitmez, uzun süre kalır. Ve salgıladığı tükürük salgısı sayesinde kişi ısırıldığını hissetmez ve herhangi bir acı duymaz. Diğer hayvanların ısırdığından farklı yapıda olması en büyük belirtisidir. Kafasını deriye sokmuş olması, kaçmaması yine kene olduğunun kanıtıdır. Kenenin reaksiyonları 1-3 gün içerisinde kendini gösterir. Eğer ısırık görülmez ve önlem alınmaz ise virüs vücuda hızla yayılabilir. Kene ısırığına maruz kalan kişi, halsizlik, ateş, bulantı, baş ağrısı, karın ağrısı, kusma gibi belirtiler yaşamaktadır. İlk ısırıldığı zaman daha çok göğüste ve yüzde nokta kanamaları oluşabilir, gözlerde kızarma gibi reaksiyonlar belirebilir. İlerleyen safhalarda, iştahsızlık, vücutta oluşan morluklar baş gösterir ve virüsün yol açtığıhastalık ortaya çıkar.
Çoğu kişi bilinçsiz bir şekilde keneyi çıkarma eyleminde bulunurlar. Bu da riskin daha çok artmasına sebebiyet verir. İlk görüldüğü anda hemen bir hekime başvurulması, tehlikenin ortadan kalmasını sağlar. Elimiz ile koparmaya çalıştığımızda, hayvanın başı deride kalabilir. Ayrıca kenenin canı acıdığında ya da herhangi bir bölgesi koptuğunda, kişiye daha çok zarar vermektedir. Canı acıyan kene, virüsünü kana kusabilir ve anında ısırdığı kişiden uzaklaşabilir. Cımbız yardımıyla kenenin çıkarılması mümkündür. Kenenin vücuda en yakın noktasından tutarak sıkıca keneyi kavrayınız. Kavradığınız nokta kenenin kan emdiği hortumun bulunduğu bölge olmasına dikkat ediniz. Acele etmeden yavaş yavaş ve hayvana zarar vermeden yukarıya çekiniz. Ve çıkardığınız keneye dokunmayınız. Isırılan bölgeye kolonya, alkol ya da sabun gibi maddeler ile dezenfekte ediniz. Ve hemen sağlık kuruluşlarına gidiniz. En önemli husus, keneyi, kapalı plastik bir kapta muhafaza ediniz.
Zehirli olup olmadığı yapılan inceleme sonucunda belli olacaktır. Kişinin teşhisi konusunda kolaylık sağlayacaktır. Tedavinin gidişatında yardımcı olacaktır. Bu yöntemler en son yapılacak işlemler. Kene ısırığını görür görmez müdahale etmeden hemen bir hekime başvurmanız, daha yararlı olacaktır.
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.