Kökeninde su çiçeğine sebebiyet veren virüs bulunan zona hastalığı aslında sinir uçlarının iltihaplanmasıdır. Halk arasında gece yanığı olarak bilinen bu hastalığa herpes zoster virüsleri neden olur. Su çiçeğine karşı yeterli bağışıklığı kazanmamış vücut her zaman bu tehdit ile karşı karşıyadır. Görülen yaş aralığı ise 10 yaş ve üzeridir. Genellikle yetişkinlerde görülen zona hastalığı bulaşıcı olduğu gibi vücudun belli bir bölümünde kendini gösterir. (Göğüs, bel, boyun, bacak, baş, dil vs...)

Vücut direncinin düştüğü durumlarda devreye girme ihtimali yüksek olan zona virüsünün ilk belirtileri; yanma, kaşınma, batma hissidir. Daha sonraki evrelerde sulu iltihaplar ve döküntü olarak karşımıza çıkar. Kişi zona olan bölgede derinden ağrı hisseder ve bu duyarlı bölgeye dokunamaz. Baş ağrısı ve ateşle birlikte akseden bu hastalık döküntü başladıktan sonra doktorlar tarafından kolaylıkla teşhis edilebilir.

Ağır stresin, ateşli hastalıkların ve ağır travmanın tetikleyicisidir. Bir grup döküntü olan zona hastayı ağrılarla çok rahatsız eder. Sinir sistemini etkileyen bir hastalık olduğu için, hemen tedavi edilmezse vücutta başka hastalıklara sebep olabilir. Vücut bu dönemde çok hassas olduğu için enfeksiyon kapma riski göz önünde bulundurulmalıdır. Enfeksiyon iyileşmeyi geciktirebilir.

Zonanın tedavisi öncelikli olarak yatak istirahatidir. Bu sayede vücut kendini toparlayacak ve normal ritmine kavuşacaktır. Bunun yanı sıra ilaç tedavisine devam edilmelidir. Vücuttaki şiddetli ağrıyı giderecek ağrı kesiciler kullanılabilir. Bir kaç hafta içinde düzelecek zona tedavisini hızlandırmak için vücut direncini artıracak vitaminler faydalı olabilir.

Hastalığın tekrarlaması ender görülen durumlardandır. Çok istisnai durumlarda tekrarlayabilir. Lösemi gibi kan hastalarında tekrarlama oranı yüksektir. Bu durumda tedavi daha uzun sürer.