Bahar yaklaşıyor! Malum; burada arıcılıkta bahara girmeden evvel neler yapabileceğimizi dile getireceğiz. Son yıllarda yaşanan iklim değişikleri arılara büyük bir zarar vermektedir. Bu yüzden arıların muhteşem nizamlarını bozmadan, hava sıcaklıklarını da dikkate alarak kovaların kapaklarını açmalıyız; çünkü içerideki havayı arılar kovan açıldıktan yirmi dört saat sonra ancak normal değerlerine getirebilmektedirler.

Bakıma nereden başlamalıyız, neler yapmalıyız, neler yapmamalıyız. İlaçlamalar nasıl olmalı Antibiyotik kullanmalıyız mı? Bu sorular bir arıcı için çok önemli sorulardır. Bir araya gelen arıcılar, genelde birbirine bu soruları sormaktadır. Arıcılar birlikte karar alıp özellikle ilaçlamaları aynı zamanda yapmalılar öbür türlü hastalık tekrar bulaşır ve emekler boşa gider.  Hava sıcaklığı 14-15 dereceye gelince, bakıma kovan temizliğinden başlamalıyız. Kovanlardaki arıları başka temiz yeni kovana aktarıp, eski kovanı sodalı suyla temizleyip bir hürmüz yardımıyla kovanın içinde ateş gezdirerek, zararlıları öldürmeliyiz. Kovanın çatlak, delik yerleri varsa tamir etmeliyiz kovanda polen tuzağı yoksa mutlaka takmayız . Bu polen tuzaklarıyla varroalar'ın kovana girmesini yüzde altmış önleriz; ayrıca arıcı bundan daha çok gelir sağlar. Kovan temizliği yaptığımız aletleri de her bir kovan temizliğinden sonra dezenfekte etmeliyiz. Kovan temizliği yapılmazsa arılarda büyük kayıplar yaşanılır.

Kovanları temizledikten sonra, petekleri bakmalıyız. Esmerleşmiş küflü mumlar varsa mutlaka değiştirmeliyiz. Yerlerine yeni petek takmalıyız. Bir çıtayı en fazla üç yıl kullanmalıyız. Petekleri sol taraftan başlayarak tek tek kontrol etmeliyiz. Bu kontrolde ana arıyı rahatsız etmeden yapmalıyız. İşçi arı sayısını, petek, bal, yavru gözlerini kontrol etmeliyiz. Yavru göz sayısı iki çerçeveden az ise, yeni ana arıyla değiştirmeliyiz. Bu kontrollerde ana arıyı mutlaka bulup, kontrol etmeliyiz. Ana arı sakatlanmış, kanatları kırılmış hatta ölmüş olabilir. Kovanda ana arı yoksa, hemen yeni bir ana arıyı kovana vermeliyiz.

Bilindiği gibi bir ana arı, günde üç bin yumurtayı peteklere bırakır. Bunda ana arının ırkı da önemlidir. Ana arı yaşlandıkça günlük yumurta sayısında düşüş olur. Bir çerçevede farklı büyüme aşamasındaki larvalar varsa ve larva gözleri arasında boş gözler varsa ana arı yaşlı demektir. Bu yüzden arıcılar yüksek verim almak istiyorlarsa, ana arılarını her yıl genç ana arılarla değiştirmelidir. Genç ana arılar, hiç boş göz bırakmadan yumurtlarlar.

İlaçlamalara çok dikkat edilmelidir. Çünkü kovanda sadece arılar yoktur. Arıların yanında bakteriler, organizmalar, asalaklar, mantar ve maya bakterileri vardır. Antibiyotik kullanırsak eğer bu gözle görülemeyecek canlıları yok etmiş olur ve kovanın sürdürülebilirlik dengesini bozarız. Vorroa’ya karşı düzenli ve baştan önlem almalıyız. Vorroa’nın nasıl bir canlı olduğunu nerede bulunup nasıl çoğaldığını öğrenmeliyiz. Diğer önemli hastalıklar şunlardır: Amerikan yavru çürüklüğü, Avrupa yavru çürüklüğü. Arı felci kireç hastalığı torba hastalığıdır.

Bahar beslenmesi: 

Arılarımızı sonbaharda iyi bakım yapıp besinlerini ilkbahara yetecek kadar verdiysek arılar kışı ölmeden geçirirler. Arılar kışın soğuktan değil açlıktan ölmektedirler. ilkbaharda arıların bal akımı dönemine güçlü girmeleri için kolonideki arı sayısı çok olmalıdır. Bunun için kovana şeker şurubu beslemesi veya kek beslemesi yapılmalıdır. Amaç ana arının yumurtlamasını hızlandırmaktır. Hazırladığımız besinleri akşam saatlerinde vermeliyiz aksi takdirde arı kolonileri arasında yağmacılık olur. Kolonilerin uçuş delikleri daraltılmalıdır yerlere besin dökülmemelidir.

Arı keki hazırlamak için değişik tarifler vardır. Keki pudra şekeri , çiçek balı, su ve vitaminler karıştırarak yapılır. Önce kuru malzemeleri karıştırıp daha sonra sıvı malzemeleri katarak karıştırılır. Kekin katı olması gerekmektedir. Şeker şurubu beslemesinde de şeker-su oranı bire bir gelecek miktarda bir kazanda karıştırılarak yapılır. Kovanlara geçen yıldan kalan ballarla da besin takviyesi yapabiliriz.