22. 02. 1732 yılınnda Virjinya 'da dünyaya gelen George, babası Augustine 'in ikinci evliliğinden ilk oğluydu. Babasının ilk evliliğinden Lawrence adında bir kardeşi daha vardı. Annesinin adı Mary 'dir. Aslen İngiliz göçmeni bir aileye mensup olan George 'nin babası, gündelik işlerde çalışan biriydi.

George, 11 yaşında babasını kaybetti. Annesiyle pek anlaşamayan George, üvey kardeşi Lawrence 'la birlikte bir ev tuttu. Lawrence ona trigonometri, edebiyat, müzik ve tiyatro gibi konularda ders verdi.  George 'un hayatını değiştiren olaylardan birisi aslında Fairfax ailesiyle tanışması oldu. Fairfax ailesi, zengin ve itibarlı bir aileydi ve 1748 yılından itibaren George onlar için çalışmaya başladı. Fairfaz ailesi için yaptığı çalışmalar sayesinde tanınan George, takip eden yıl içerisinde William and Mary Koleji tarafından yaşadığı yerde bilirkişi olarak atandı. Henüz 17 yaşında olmasına rağmen yaptıklarıyla dikkat çekmeyi başarmıştı. Tam hayatı düzene girmişken kardeşi Lawrence 'ın akciğerlerinde bir rahatsızlık meydana geldi ve doktorlar ona sıcak bir yer de yaşamasını tavsiye ettiler bunun üzerine Lawrence ve george Barbados 'un yolunu tuttular. Barbados Lawrence için istenileni verememişti ve 1752 'de hayatını kaybetti. George bunun üzerine Virjinya 'ya geri döndü. Vali Robert Dinwiddie tarafından 1753 yılında, koloni içinde emir subaylığına getirilen George 'un ilk görevi Ohio nehri(Pittsburg) yakınlarına gelen Fransızlarla müzakereleri yürütmekti ancak pek başarılı olmadı ve müzakereler çatışmalara dönüştü. Henüz 21 yaşında olmasına ve hiç savaş deneyimi olmamasına rağmen, çatışmadan galip olarak ayrılmayı bildi. Aldığı zafer sayesinde kendine güveni gelen George Fransızlara karşı bir kaç tedbir amaçlı hamlelerde bulundu.

Galibiyeti çok uzun sürmeyen George, takviye Fransız birliklerine karşı geri çekilmek zorunda kaldı. Bu yenilginin ardında kapitülasyonlarla dolu bir anlaşmaya imza atmak zorunda kalsa da Avrupa 'da 7 yıl savaşının (1756-1763) patlak vermesi üzerine 1758 yılında Fort Duques 'i kuşattı. Dinwiddie tarafından bütün askeri güçlerin kontrolü kendisine bırakılan George düzenli Virjinya ordusunu kurdu. Ancak Virjinya ordusu İngiliz subaylar tarafından hep sınır koruma gibi işlerde kullanılıp küçümsenince, George İngilizlere karşı bir kin gütmeye başladı.

1758 'in sonlarına doğru ordudan ayrılan George Tajip eden zaman içinde Virjinya meclisinde vekil olarak göreve başladı. 1759 yılında Martha Dandridge 'yle dünya evine girdi.

Evlilikten sonra ki dönemde, 1765 senesine kadar sırada bir hayat geçiren George İngilizlerin aşırı vergilerinden rahatsızlık duymaya başladı. Artık ana karayla olan bağın koparılması gerektiği düşüncesi iyiden iyiye kafasında yer etmeye başlayan George çevresinde bu konuyu gizliden gizliye dillendirmeye başladı. Takvimler 1774 'ün 27 Mayısını gösterdiğinde George gizli toplantılara başlamış ve ana karadan kopmanın planlarını çevresindekilerle paylaşmaktaydı.  1775 'in Martında yapılan ilk eyaletler arası, kongrede bütün orduların komutanı seçildi. Boston kuşatmasına katılarak ordunun başına geçen George, İngilizlerin Boston 'dan ayrılması üzerine 4 Temmuz 1776 ' da bağımsızlıklarını ilan ettiler ve New York City 'e yöneldiler. İngilizler tarafından savaş devam ettirilse de George, Fransa ve Hollanda dan destek görüyordu. Hatta savaşın son zamanlarında Fransa İngiltere 'yi bizzat karşısına alarak Amerikalılar tarafında bile savaşmayı göze aldı. İngiltere ekonomik olarak o kadar zayıf düşmüştü ki ana karada bile tehdit altında kalmıştı. Nitekin 25 Kasım 1783 yılında savaş sona erdi ve İngiltere Birleşik Devletlerin bağımsızlığını aynı yıl tanımak zorunda kaldı.

George hiç bir zaman göğüs göğüse çatışmaya girme taraftarı olmadı. Genelde ani baskınlarla ve süpriz ataklarla savaşı devam ettirse de savaş sırasında pek çok hezimette yaşadığını söylemek zorundayız. George savaş bittikten sonra bütün askeri yetkilerini bırakıp sivillerin hazırlayacağı yasalara göre devletin yönetilmesini savunmuş ve bu konuda gerekli girişimlerde bulunmuştur. Bağımsızlığını kazanan bu yeni ülkeye George 'un ilk vasiyeti merkeziyetçi bir yönetim oluşturulması yönünde olmuştur.  Birleşik Devletler Bağımsızlıklarını kazandılar kazanmasına ancak aynı dönemde ve sonrasında kendi bağımsızlıklarına gösterdikleri özeni Kızılderililere gösterdiklerini söylemek pekte mümkün olmayacak. George 'nin de bilgisi dahilinde Kızılderililer öldürülmüş yaşam alanları tahrip edilmiş ve hatta birer av hayvanıyla eş değer tutulmuşlardır. Bugün dünyanın dört bir yanında sözde zayıfların savunucusu olup, sözde soykırımların hesabını arayan ABD kendi kanlı tarihinin ilk sayfasında Kızılderili katliamlarını görmezden gelmektedir.

Konumuza dönecek olursak 30 Nisan 1789 yılında İlk başkan olarak göreve başlayan George ülkenin iç politikasıyla çok fazla ilgilendi. Dış politika da tarafsız kalmayı tercih etti. Başkanlık esnasında maaş almayı reddetse de kendinden sonra gelecekler için maaşı kabul etmek zorunda kaldı. 1792 yılında ikinci kez başkan olarak seçilen George için zaman daralmıştı. Görev süresini doldurduktan sonra bir daha görev almayan George 1799 yılında hayatını kaybetti yerine John Adams görevi devraldı. Ne John Adams döneminde ne de sonraki başkanlar döneminde değişsen bir şey olmadı ve ABD kendi demokrasisi için gerekli katliamları yapmaktan geri kalmadı. Hatta içki yasağından dolayı çıkan ayaklanmaları bile bastırmak için 13000 kişilik ordu tertip edip halkının üstüne yürümeyi bile göze aldı.