Şahika Ercümen, Çanakkale’de dünyaya geldi. Şahika, Çanakkale’de doğduğu için çok şanslı olmalıydı. Çünkü Şahika'nın Çanakkale de yaşaması, onun hayatını değiştirecek, ona rekorlar kırdıracak ve onu çok önemli bir hastalıktan kurtaracak olan sualtı dalış sporununa başlamasına olanak sağladı.

Sualtı, astım hastalığını yenmesini sağladı. Şahika, bu hastalığın , onun bu sporu yapmasına engel olmadığını gördü. National Geograpgic Türkiye, 2014 Şubat sayısında Özge Akkaya'’nın Şahika Ercümen ile yaptığı söyleyişte; Şahika'’nın dalma tutkusunu nasıl keşfettiğini, Türkiye’de insanların spora yaklaşımını, kırdığı rekorlarını ve dalma sırasında korkularının olup olmadığını ve bunlardan daha fazlasını konuştular.

Her şeyin çocukken başladığını söyleyen Şahika; küçüklüğünden beri astım hastası olduğundan dolayı, hiçbir sporla ilgilenemiyordu. Anadolu Lisesi’ni (Çanakkale Milli Piyango Anadolu Lisesi) kazandığında okulla gittikleri pek çok gezilerden birinde, bir gün Sualtı Sporları Kulübünü gezmeye gittiler. Orada dalan insanları çok dikkatli bir şekilde izlediğini fark eden antrenör, Şahika’dan da dalmayı denemesini istedi. Sporcular tek bir nefes alıp en ileriye gitme denemeleri yapıyordu. Şahika’da onlarla birlikte böyle bir deneme yaptı. O dalışta en ileriye giden Şahika oldu. Evet, inanılmaz bir olay, müthiş derece de o kadar büyüleyiciydi. Astımdan dolayı hiç nefes alamaz durumdayken Şahika suyun altında özgürlüğe yüzüyor gibi hissetmişti. Her yer mavi, bambaşka bir dünya… O anda hayatında ki her şey değişti. Şahika’nın dalmaya başladıktan sonra sağlığı düzeldi, hatta astımı tamamen geçti.

Başkent Üniversite’si Beslenme ve Diyetetik Bölümü’nü bitiren Şahika Ercümen; Serbest Dalış Dünya Rekortmeni, Milli Sporcu, Serbest Dalış Eğitmeni, Beslenme Uzmanı, TV Programı Sunucusu, Başarı ve Motivasyon Konuşmacısı gibi unvanlarla anılıyor. Türkçe, İngilizce ve Almanca dillerini konuşan Şahika 1998’den beri katıldığı yüzme sualtı sporları müsabakaların da, ulusal ve uluslararası 100'’ün üzerinde madalyası bulunmaktadır.

Şahika’nın ödül ve rekor macerası 2002’de Çanakkale’de Yılın Sporcusu Ödülü’nü almaya hak kazanarak başladı. 2003’de 800 m ve 400 m ‘de (B Grubu) paletli yüzmede Türkiye Şampiyonu, Serbest Dalış Takımı ile Sualtı Navigasyonu Türkiye Şampiyonluğuna layık görüldü. 2005’de Serbest Dalış Takım ile Türkiye Şampiyonluğu, 2006’da İspanya’nın Tenerife şehrinde düzenlenen Serbest Dalış Dünya Şampiyonası’nda Türkiye rekorunu kırdı. 2007'’de Ankara ODTÜ Kapalı Yüzme Havuzunda yapılan Serbest Dalış Türkiye Şampiyonası’nda tek nefesle havuzda 145, 35 metre giderek Türkiye rekorunu kırdı. 2008’de Sualtı Millî Takımı ile Avrupa üçüncüsü, 2009’da Serbest Dalış Türkiye Şampiyonluğu, 2010’da Türkiye Rekoru ve Dünya Rekoruna en yakın dereceyi elde etti. (-65 metre)

Dalmanın kendisi içi bir keşif yolculuğu olduğunu dile getiren Şahika, 2011 yılında Avusturya Kuzey Buz Denizi’nde 110 metrelik bir mesafeye gederek hem erkekler hem de kadınlarda Buz altı Yatay Dalış Dünya rekorunu kırarak, Guinness Rekorlar Kitabı’na girmeye hak kazandı. Dünya Serbest Dalış Rekortmeni unvanına sahip olduktan sonra Şahika rekor denemelerine devam ederek 1 Haziran 2013’te Van Gölü’nde “değişken ağırlıksız paletsiz” dalda 61 metre derinliğe dalarak dünya göl ve deniz rekorunu kırdı. Bu rekorunu Şahika; 18 Eylül 2013’te Dünya Sualtı Konfederasyonu’nun incelemeleri ile tescil ettirdi. Van Gölü’ne dalma fikri, sadece Van Gölü’nde yaşayan, tek balık olan İnci Kefeli’nin yaşam mücadelesini duyurmak amacıyla ortaya çıktı. Her suyun çevresel olarak birbirinden çok farklı olduğunu söyleyen Şahika, Van Gölü deneyiminin onun için çok özel bir dalış olduğunu dile getirdi. Sadece Türkiye’de değil, Dünya’da da çok özel bir göl olan Van Gölü; 1650 metre yükseklikte, sodalı bir göldür. Van Gölü yüksekliğinin fazla oluşu, rakımının yüksek olmasından dolayı insanın fizyolojisini çok fazla değiştiren bir ortama sahiptir. Ayrıca suyun soğukluğu 40 metreden sonra birden 3 dereceye düşmektedir. Oksijen oranının da az olması nedeniyle dalış performansında % 30’'luk bir düşüşe neden olmasına rağmen Şahika, bu ağır görevin altından başarıyla kalkabilmiştir.

Ercüman'nın sporcu kimliğinin yanı sıra engelliler için serbest dalış programları ve tutsak yunusların özgürlüklerine kavuşmaları için yapmış olduğu aktif çalışmaları ile ne kadar da duyarlı bir milli sporcu olduğunu gözler önüne seriyor.

Mental çalışmalar ve meditasyon yaparak dalışa konsantre olan Şahika, yapmış olduğu telkin yöntemleriyle dalışını başarıyla gerçekleştiriyor.  Şahika Ercümen; "“Şahika’nın Mavi Dünyası"” adlı bir televizyon programı yaparak sualtının gizemli dünyasını televizyon ekranlarına taşıyor. Sadece dalış sporu ile sınırlı kalmayan program; Caretta Caretta’ların yaşamlarını, nesli tehlikede olan Orfoz’ları anlatarak izleyenlerin ilgisini çekmeyi başarıyor.

Şahika Ercümen, sualtına olan aşkını “"Sualtı her ne kadar farklı bir dünya olsa da ve oraya ait değilmişiz gibi hissetsek de, aslında anne karnında sudaydık ve bir yönümüzle hala oraya aitiz gibi geliyor"” diyerek dile getiriyor.