Yaz ayların gelmesi ile kışın yorgunluğunu atmak, deniz ve güneşten faydalanmak için fırsat bekleyenler, bronz bir tene sahip olmak için, uzun süre güneş altında kalanlar. Geçmişte bronz bir tene sahibi olmak estetik ve sağlıklı bir vücudu ifade ederken, artık gelecekte meydana gelecek cilt kanseri riskini anımsatmaktadır. Bronzlaşmak için uzun süre güneş altında kalmak cilt kanseri, vücut lekeleri, deride kırışma ve erken yaşlanma etkileri meydana getirmektedir.
Her insanın D vitamini için, güneşe ihtiyacı olduğunu unutmadan doğru bir şekilde nasıl güneşlenebiliriz ona bakalım:
İnsanın D vitamini ihtiyacını karşılamada güneş en önemli etkendir. Fakat bunun için saatlerce güneş altında kalmak gerekmiyor. Her gün 15-20 dakika güneşlenmek ihtiyacın karşılanması için yeterlidir. Ayrıca koruyucu bakım kremleri güneş ile sağlanan D vitamini sentezinin oluşmasına engel değildir. Güneşin en etkili olduğu 10:00 - 16:00 saatleri arası direk güneşten sakınacak aktiviteler yapmak ve gerekmedikçe güneşe çıkmamak en doğrusudur. Güneşten korunmak için mutlaka koruyucu bakım ürünleri kullanmak gerekmektedir. Güneşten yayılan ultraviyole ışınlar insan sağlığında meydana gelecek cilt kanseri, deri lekeleri, cilt kırışıkları gibi bir çok rahatsızlığa sebep olmaktadır. Ülkemizde kullanacağımız bakım ürünlerinin en az SPF 30 koruma faktörlü olması gerekmektedir.
İnsan hayatı boyunca maruz kalacağı UV ışınlarının %80'ninin 18 yaşının altında alır. Bu nedenle çocukların Güneşin UV ışınlarından korunmasına daha fazla önem vermek gerekmektedir. Çocukluk döneminde sağlanacak yeterli koruma ileride oluşabilecek cilt kanseri riskini azaltmaktadır. Açık tenlilerin güneş ışınlarından etkilenmesi daha fazla olmaktadır. Güneş yanığı riski açık tenlilerde koyu tenlilere nazaran daha fazladır. Güneş yanığı sonrası oluşabilecek cilt lekeleri ileride cilt kanserinin habercisi olabilir. Güneş sadece teninize değil saçlarınıza da zarar vermektedir. Bu nedenle özellikle tuzlu suya girilmişse mutlaka saçlar tatlı su ile yıkanmalı ve güneşin zararlı etkilerine karşı şapka kullanılmalıdır. Sadece direk güneş altında değil, şemsiye altında yada gölgedeyken de UV ışınları kum, beton, su yüzeyi gibi yerlerden yansıyarak bize ulaşabilir. Bu nedenle gölgede de koruyucu krem kullanmaya önem göstermek gerekmektedir.
Güneş kremi seçilirken en az SPF 30 koruma faktörlü, UVB ve UVA etkili, tere ve suya dayanıklı ürünler olması tercih edilmelidir. Güneş kremini 2 saatte bir tekrar uygulamakta fayda olduğu gibi suya girdikten sonrada tekrar uygulamak gerekmektedir. Koruyucu kremler UV etkisini azaltır ama tamamen önlemez bu nedenle koruyucu ürün kullanıyorum diyerek daha fazla güneş altında kalmak korunma açısından etkili değildir. Gölgede durmak ve güneş ışınlarının direk etkisinden koruyacak giysiler giymek UV ışınlarının etkisini azaltır. Suya girmek serinlik hissi verse de güneşin zararlı etkilerinden korunmak için bir yöntem değildir. Sadece açık havada ve güneş altında UV ışınların maruz kalmayız. Kapalı ve bulutlu havalarda da Güneşin yaydığı ultraviyole ışınlar bize ulaşır.
Doğru bir güneşlenme; güneş ışığının direk bir açıdan gelmediği saatlerde, koruyucu bakım ürünleri kullanılarak ve ilk gün 15 dakika ve sonrasında yavaş yavaş güneşte kalma süresi uzatılarak yapılmalıdır. Çocukları güneşin zararlı etkilerinden korumak sağlıklı yaşamalarını sağlamaktır.
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.