Gündelik hayat içerisinde, insanoğlu sürekli bir şeyler öğrenmektedir. Bu öğrenmeler, bilgi türlerinin değişik türleri içerisinde olabileceği gibi, sadece tek bir bilgi türü içerisinde de şekillenebilmektedir. Öğrenilen veya zaten zihinde var olan bilgiler, genel anlamda insan mantığına uygun bir şekilde şekillenmektedir.
Paradoks kavramı da, tam da bu noktada devreye giren bir kavramdır. İnsan zihninde var olan ve de doğruluğuna kesin olarak inanılan bilgilerin ya da ifadelerin, kendi içerisinde çelişkili olması ve insan mantığının sınırlarına ters düşmesi paradoks olarak adlandırılmaktadır. Paradoks kavramı, sadece bu şekilde tanımlanamayarak çok daha değişik türde de tanımlanabilmektedir. Kavramın Türkçedeki anlamı ise, çatışkı veya çelişki şeklindedir. Doğruluğuna inanılan herhangi bir ifadenin ya da bilginin insan sezgilerine ters düşmesi bir paradokstur. Yine herhangi bir ifadenin veya ön görünün, eyleme geçmesiyle öngörülenin tam tersi sonuçlar vermesi de paradoks olarak yorumlanmaktadır. Bu noktada, mantıklı gelen ifade eyleme geçince istenilenin dışında mantıksız sonuçlar vererek, mantığın dışına çıkması bu ifadenin paradoks olarak adlandırılmasına neden olmaktadır. Bu tür gelişen paradokslara ise Türkçede ‘’absürt’’ olarak değerlendirilmektedir. Paradoks kavramı daha değişik durumlarda da kendini gösterebilmektedir. İnsanlar doğumdan itibaren bazı bilgilere inanırlar ve bu bilgiler insan düşüncesinin temel dağarcığını oluşturur. Bu tür inanışlara aykırı düşünceler de yine paradoks kavramı içerisinde incelenebilmektedir.
Günümüzdeki çoğu bilim dalının adı, Eski Yunancaya dayanmaktadır. Bunun nedeni ise, Eski Yunan Medeniyetinin bilimdeki ilerlemiş yapısı olarak gösterilmektedir. Paradoks kelimesi de, Yunancada ‘’paradoxus’’ kelimesinden gelir. Bu kelime Yunancada karşıt manasına gelmektedir. Paradoks kavramı, tarihsel süreç içerisinde özellikle de 17. Yüzyıldan itibaren kullanılmaya başlanmıştır. Avrupalı düşünürler ve Hıristiyan rahipler, kavramın dünya coğrafyasına yayılmasında aracı konumunda bulunulmuşlardır. Türkçedeki anlamı karşıtlık ve tezatlık olan paradoks hakkında birçok tanım yapılırken, yakın geçmişe kadar, kabul görmüş tez veya düşüncelerin yanlışlığını kanıtlamak için geliştirilen antitez veya ifade olarak değerlendirilmiştir. Fakat günümüz felsefesinde paradoks kavramı çok daha fazla genişletilerek oldukça farklı tanımları yapılmıştır. Felsefe dışında paradoks kelimesi, modern gelişmiş bilim dünyasında da oldukça sık bir şekilde kullanılmaktadır. Bilim adamlarının yapmış olduğu araştırmalarda, bilim adamlarının halk arasındaki deyişle işin içinden çıkamadığı durumlar paradoks olarak tanımlanmaktadır. Matematik, kuantum fiziği, felsefe, istatistik ve de astronomi gibi bilimlerde, araştırmalara bağlı olarak kullanılan mantık önermelerinde kendine yer bulmaktadır. Modern düzeyde kullanılmakta olan paradoksların oranı, bilimin türüne göre farklılıklar gösterebilmektedir. Öyle ki, fizik biliminde yapılan mikro düzeydeki incelemelerde paradoksların kullanılma oranı çok daha fazladır.
Elektromanyetik dalgaların parçacık özellikleri bulunmaktadır. Modern fizikteki hem bu dalgaların parçacık özellikleri, hem de parçacıkların dalga özellikleri göstermesi gibi durumlarda paradoks kavramına başvurulmaktadır. Günümüzde geleceğin en önemli bilimleri arasında gösterilmekte olan astronomi biliminde, uzay-zaman ilişkisinde de paradokslar kullanılmaktadır.
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.