Uçma isteği ve arzusu insanoğlunu ilk zamanlardan beri hep meşgul etmiştir. Kuşlardan alınan izlenimler doğrultusunda, bu merak giderilmeye çalışılmış ve ilk uçuş denemeleri yapılmıştır. Bu ilk uçuş denemelerinde ise kollara kanatlar bağlanmış ve uçulmaya çalışılmıştır. Günümüzde ise teknolojinin gelişmesiyle birlikte çeşitli amaçlar için uçaklar üretilmeye başlamıştır. Bu uçaklardan birisi ise planörlerdir.
Planörler, sabit kanatları bir uçak türü olmakla birlikte kusursuz sayılabilecek aerodinamik yapıları nedeniyle bu uçaklar uçmak için herhangi bir güç kaynağı kullanmazlar. Günümüz teknolojileri içerisinde uçak modelleri üzerinde yeni sistemler denenir fakat planörler uçaklarla ilgili bu sistem denemelerinin dışında kalırlar. Planör kullanmak, uçma hevesi olan çoğu kişi tarafından bir tutku olarak görülmekle birlikte, planörlerin dünya çapında kullanımı azımsanamayacak kadar fazladır. Planör aynı zamanda insanlar tarafından bir hobi olarak görülmekte ve de icra edilmektedir.
Aerodinamik yapıları sayesinde uçmak için motora ihtiyaç duyulmayan planörlerin kokpitleri çift ya da tek kişilik olabilir. Planörlerde herhangi bir motor düzeneği bulunmamaktadır. Bu nedenle planörlerin kalkışı için kesinlikle dışarıdan yardıma gereksinim vardır. Kalkış için gereksinim duyulan enerjinin meydana gelebilmesi için motorlu uçaklardan yardım alınabileceği gibi, gerekli olan enerji vinç yardımıyla da sağlanabilmektedir. Planörlerin kanatları uzun bir şekilde tasarlanmaktadır. Bunun nedeni ise uçmaya ve hareket edebilmeye yarayan hava akımını daha verimli bir şekilde kullanmaktır.
Kalkış için gerekli olan enerjinin sağlanması için farklı yöntemler bulunsa da, en sık tercih edilen yöntemlerden birisi motorlu bir uçaktan yardım almaktır. Bu işlemde ilk önce planörler yardım alınacak olan motorlu uçağın arkasına özel olarak hazırlanmış bir düzenek sayesinde bağlanır. Ardından planörün bağlandığı motorlu uçak kalkış işlemini rutin bir şekilde gerçekleştirir. Motorlu uçak havalanırken planörde havalanmış olur. Ardından havada belirli bir irtifaya ulaşıldıktan sonra, uçakla planör arasında bulunan bağlantı koparılır. Bağlantı koparıldıktan sonra motorsuz olarak uçmaya devam eden planörler, uçmak için atmosferdeki hava akımlarından faydalanırlar. Bu şekilde motorsuz uçabilmesinin nedeni ise, planörlerin aerodinamik yapılarıdır. Bu aerodinamik yapının, planörlerde oldukça iyi bir şekilde tasarlanması gerekmektedir. Planörler dünya çapında oldukça fazla fanatiği olan bir tutkuyu temsil etmekle birlikte bu tutku dünya çapında planör yarışmalarının düzenlenmesine yol açmıştır. Uluslar arası düzeyde yapılan planör yarışlarında, faklı türleri bulunan planörler en kısa zamanda en uzun mesafeyi kat etmek için birbirleriyle yarışmaktadırlar.
Motorsuz bir şekilde havada uçabilme özelliğine sahip olan planörlerin, kullanımına bazı önemli noktalar yer alır. Bunların içinde en önemlilerinden birisi ise atmosferde bulunan ve uçmayı sağlayan hava akımını doğru bir biçimde kullanmaktır. Bu nedenle de, düzenlenen uluslar arası boyuttaki planör yarışlarında hız ve mesafenin yanında en yüksek irtifaya çıkmak da oldukça önemli bir konudur. Aynı zamanda bunların dışında planörlerle akrobosi gösterileri de yapılabilmektedir. Tabi bu eylem daha çok profesyonellik gerektiren bir eylem olmakla birlikte yarışmalarda yapılan akrobatik hareketler hakemlerden puan alır.
Bütün dünyada oldukça büyük bir hayran kitlesi bulunan planörlerin tarihsel süreç içerisinde gelişimine bakıldığında, aralarında Hazerfen Ahmet Çelebi'nin de yer aldığı birçok mucit, planör tarzı icatlar sayesinde uçmayı başarmışlardır. Fakat modern anlamda planörlerin mucidi Otto Lilienthal olarak bilinir.
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.