Tırnak insanlarda ve bir çok omurgalı hayvanda bulunmaktadır. Özellikle karada yaşayan omurgalı hayvanlar için büyük bir öneme sahiptir. Hayvanlar günlük yaşamlarındaki bir çok faaliyeti tırnakları yardımıyla gerçekleştirmektedir. Hayvanlar özellikle beslenme konusunda tırnaklarını kullanmaktadır. Ayrıca bir av peşinde koşarken, bir yere tırnanırken ya da toprağı kazarken tırnaklarını kullanırlar.

Tırnakların şekileri canlı türlerine göre farklılık göstermektedir. Canlılar tırnaklarını farklı işlevlerde kullanmaktadır. Bu işlevlere bağlı olarak tırnakların kalınlıkları, yapısı ve şekli değişkenlik göstermektedir. Örneğin, hayvanlar aleminde bir besin piramiti bulunmaktadır. Bu sistemde etçiller ve otçullar bulunmaktadır. Yırtıcı hayvanların beslenmesi için tırnakları pençe şeklinde yaratılmıştır. Otçul hayvan olan zebra, ceylan gibi canlıların tırnağı ise toynak şeklindedir. Bu canlıların yaşam tarzlarına uygun tırnak yapısına sahip olduğunu göstermektedir.

İnsanların tırnak yapısı ise hayvanlara göre değişiktir. Düz ve yassı bir yapıda olan insan tırnakları günlük yaşamımıza uygun bir şekilde bulunmaktadır. Tırnaklarımız sayesinde tutma işlemini daha rahat gerçekleştirebiliriz.

Tırnağın Yapısı

Tırnak göründüğü gibi basit bir yapıya sahip değildir. Tırnaklarımız mükemmel bir işçiliği içinde barındırmaktadır. El ve ayak parmaklarımızın uçlarında bulunan tırnaklarımız sert bir yapıya sahiptir. Sert olmasına rağmen oluşturucu maddesi olan keratin sayesinde esneklik kazanmıştır.

Tırnağımızın derinin içine doğru uzanan kısmına tırnak kökü adı verilmektedir. Parmağımızın üzerine yayılan kısmı ise tırnak gövdesidir. Tırnak gövdesi tırnağımızın en büyük bölümüdür. Derinin üzerine yayılmayan ve dışarı doğru uzayan kısmına ise tırnak ucu denilmektedir. İnsanlar tırnak uçlarını uzadığı zaman kesmektedirler. Kesmediği zaman günlük yaşamlarında bir takım sıkıntılar yaşamaktadırlar. Tırnak üç tabakadan oluşmaktadır. Bunlar üst tabaka, orta tabaka ve alt tabakadır. Alt tabaka cildimize temas etmektedir.

Tırnağın Oluşumu

Tırnak yatağına matriks adı verilmektedir. Tırnağımızı herhangi bir olay sonucunda kaybetmemiz durumunda matriksde bulunan hücreler çoğalmaya başlamaktadır. Yukarı doğru çoğalan hücreler önce silindirik sonrasında ise kübik bir şekil almaktadır. Üst üste yığılan bu hücreler giderek yassı bir görüntü almaktadır. Tırnak içinde sentezlenen keratinlerin depolanır. Keratin lifleri birbilerine kuvvetli bir şekilde bağlanmaktadır. Bu bağlanma sonucunda tırnaklar geniş bir yüzey haline gelerek oluşumunu tamamlar. Tırnak yatağında meydana gelecek bazı yaralanmalarda tırnak kalıcı hasar görebilir. Bazı durumlarda ise tırnak çıkmamaktadır.

İnsan tırnakları ortalama olarak 100 günde 1 santimetre uzamaktadır. Ancak bu uzama oranı kişisel özelliklere göre değişiklik göstermektedir. Yaş, yaşanılan ortam, genetik ve mevsim durumu tırnak uzama hızını etkilemektedir. En hızlı uzayan tırnağımız ise serçe parmağımızda bulunan tırnaktır. El tırnakları ayaklarımıza göre daha hızlı uzamaktadır. Çünkü su ile daha fazla temas eden tırnak dokuları yapısı gereğince uzamaktadır.

Tırnaklarımızın normal rengi pembedir. Ancak kandaki karbondioksit oranı arttığında tırnaklar morarmaktadır. Kandaki karbondioksit oranı sigara içenlerde ve kirli hava soluyanlarda fazla bulunmaktadır. Deterjan ve benzeri ürünler kullanıldığında ise eldiven takılmadığı taktirde tırnaklarda iltihaplanmalar  oluşturur. Görüldüğü gibi  tırnak bakımına gerek önem verilmediğinde tırnak batması, kanca tırnak ve tırnak iltihaplanması meydana gelebilmektedir.