02/12/2014 0:56
Harry Houdini; 24 Mart 1874 yılında Budapeşte de dünyaya geldi. Ailesinin yedi çocuğundan biriydi. 3 Temmuz 1878'’de Amerika’ya ayak bastı. Ailecek ilk olarak Appleton, Wisconsin’e yerleştiler. 1907 yılında verdiği bir röportajda Houdini Appleton'’da doğduğunu iddia etti. Fakat bu doğru değildir. 1880'’deki nüfus sayımına göre aile Appleton caddesinde yaşamaktaydı. 1887’de ailecek New York’a taşındılar. Birkaç işte çalıştıktan sonra 9 yaşında trapezci oldu. Kendine “Gökyüzünün Prensi” lakabını taktı. Ayrıca kendi yaşıtlarının arasında yapılan koşu yarışında şampiyon oldu. Profesyonel sihirbaz olduktan sonra lakabını değiştirerek “Harry Houdini” yaptı. Bu lakabı almasındaki en büyük etken ise etkilendiği Fransız sihirbaz Jean Eugène Robert-Houdin ve arkadaşı Jack Hayman’ın ona Fransızcada Houdin’in sonuna “-i” eklemenin “ona benzer, onun gibi” bir anlam katıcağını söylemesidir.  Yaptığı araştırmalardan sonra Houdini, ilk kitabını 1908 yılında "“The Unmasking of Robert-Houdin"” adıyla yayımladı.

İlk olarak bütün Avrupayı dolaşarak yaptığı “Harry Handcuff Houdini” turnesi ile dikkatleri üzerine çekmeyi başardı. Gittiği her ülkede kendini yerel polis birimlerine meydan okuyarak kelepçelenmesini ve kilit altında tutulmaya çalışılmasıydı. Yeteneklerini fiyakalı bir biçimde gerçekleştirmesi ve seyircinin bütün show'a dahil olması en önemli özelliklerindendir. Kısa sürede repertuarını geliştirerek demir zincirlerden, gökdelenlerden sarkıtılan kalın halatlardan, sualtında deli gömleklerinden kurtulmak ve kapağı mühürlenmiş devasa süt şişelerinden kaçmayı da eklemiştir.

1904 yılında, binlerce izleyicinin meraklı ve telaşlı gözleri önünde London’s Daily Miror tarafından özel olarak yapılmış kelepçelerden kurtuldu. Yaptığı kaçış gösterilerinin bir düzmece olduğu söylentisine, kendisini “sahte sihirbazların cezalandırıcısı” olarak adlandırarak cevap verdi. Amerikan Sihirbazlar Topluluğunun başkanlığını yaptı ve profesiyonel sihirbazlığın standartlarını yükseltti. Kendi kaçışlarını taklit etmeye çalışan herkese çok hızlı bir şekilde dava açarak hakkını savundu.

Houdini birçok film çekti fakat, çok para kazanamadığı için kısa sürede aktörlüğü bıraktı. Aynı zamanda pilot olan Houdini, Amerika’dan Avusturalya’ya giden ilk pilot olmayı planladı. 1926 yılında dramatik ve gizemli bir şekilde hayata veda etti. Bir söylentiye göre, Montreal’de bir öğrencinin karnına atacağı en güçlü yumruğa dayanıp dayanamayacağı denemesine onay verdi ve deneme sırasında öğrencinin Houdini hazır olmadan birçok yumruk atarak apandisti'nin patlamasına sebep oldu. Birkaç gün sonra(31 Ekim 1926) da bunun fark edilmeyerek Houdini’'nin ölümüne sebep olduğu yönündedir.

Önemli Kaçışları :

*Mirror Kaçışı : 1904 yılında London Daily Mirror gazetesinin meydan okumasıyla Houdini, Nathaniel Hart tarafından özel olarak hazırlanan kelepçelerden kurtulmaya çalıştı. Bu kelepçelerin yapımı Birmingham’da tam 5 yıl sürdü. 17 Mart’ta Houdini Londra Hipodromunda yaptığı gösterisi sırasında gelen bu meydan okumayı kabul etti. 4000 izleyici ve 100’ü aşkın gazeteci bu gergin gösteriyi takip etti. Bir saat dolarken Houdini, ceketini çıkartmak istediğini söyleyerek kelepçelerin çıkarılmasını istedi ve söylentilere göre kelepçelerin nasıl açıldığını görmesi ona avantaj sağladı. 56 dakika sonra, Houdini’nin eşi sahneye çıkarak Houdini’yi öptü. Başka bir söylentiye göre eşi öpüşme sırasında Houdini’ye kelepçelerin anahtarını verdi. Bu olayın üstünden geçen bir saat on dakika sonra özel yapım kelepçelerden kurtulmayı başardı. Gösteri sonrası Houdini bu kaçışını kariyerinin “en zor kaçışı” olarak nitelendirdi.

*Süt Şişesinden Kaçışı :  Houdini 1901 yılında, orijinal bir gösteriyle izleyicisinin karşısına çıktı, Süt Şişesinden kaçış. Houdini büyük boyutlardaki ağzına kadar su dolu süt şişesinin içinden elleri kelepçeliyken kaçmaya çalışıcaktı. Kaçışını perdenin arkasından yapıcaktı. Gösterisini daha etkileyici yapmak için Houdini bazı seyircilerini sahneye alarak onlarında onunla aynı anda nefeslerini tutmalarını istedi. Yaptırdığı gösteri reklamlarında “Başarısızlığı boğularak ölmesine neden olabilir” yazdırdı ve bu kaçışı daha da dramatikleştirdi. Bu kaçış onun gösterilerinde sadece dört yıl yer aldı. Fakat onunla birlikte özdeşleşen gösterilerden biri olmayı başardı.

*Denizin Derinliklerinden Kaçışı :  Houdini’nin en ünlü ve akılda kalan başka bir kaçışı ise, kalın bir halatla elleri ve ayakları bağlandıktan sonra tahta bir kutunun içine konur, kutu iyice çivilenerek kapatılır, denizin derin sularına gömülür ve Houdini ordan kurtulmaya çalışır. Bu gösterisini ilk kez New York’un güney nehrinde 7 Temmuz 1912 yılında gerçekleştirmiştir. Polis, gösterisinde liman ayaklarını kullanmasına izin vermediği için tekne kiraladı ve bütün basını davet etti. Houdini kelepçelerin yanı sıra demir zincirli prangalar kullanarak kendini zincirletti. Daha sonra kutunun içine girdi, etrafı kalın bir halatla sıkıca bağlandı. Bütün bu işlemlerden sonra kutunun ağırlığı 200 kiloyu buldu. Kutu nehrin derinliklerine bırakıldı. Houdini kutudan 57 saniyede kurtulmayı başardı. Bulunan kutunun içinden kelepçeleri ve demir prangaları bulundu. Bu gösterisini defalarca yaptı. Hatta bir defasında sahnede 25. 000 litrelik tamamen özel yapım bir su tankerinin içinde, New York Hipodromunda gerçekleştirdi.

Kategoriler:

Yapılan Yorumlar

Henüz kimse yorum yapmamış.

Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.

Yorum Yapın

Güvenlik Kodu
Coğafya Tarih Sitesi Matematik Sorusu Türkçe Sitesi