Bugün benimde yeni öğrendiğim bir oyun çeşidi hakkında bilgi vermek istedim.
Mud'un vikipedideki tanımı şu:
"MUD (Multi User Dungeons, Çok Oyunculu Zindanlar), İnternet üzerinden metin mesajları aracılığıyla oynanan, fantezi rol oyunlarına verilen genel addır. "
Ama benim tanımım ise
"Bir roman düşünün yazarı ve karakteri sizsiniz"
İşte böyle bir oyun çeşidi mud. 90'lı yıllarda Türkiye'de yaygınlaşmış olan bu oyun çeşidi, hiçbir grafik sistemi yok, tamamen harfler, okumaya dayalı bir oyun çeşidi. Yani dediğim gibi bir romanda hem karaktersiniz hem de yazar. Ne demek istediğimi aşağıda fotoğraflardan anlayacaksınız saten.
Türkiye'de şuan sadece iki tane var bu oyundan. Biri www. uzakdiyarlar. com diğeri www. turkmud. org, aslında oynamak herkese göre hoş olmayabilir, fakat eğer iyi bir okuyucusanız, romanları, hikâyeleri seviyorsanız çok ama çok güzel bir oyun.
Grafikli, 3d oyunları hepiniz görmüşsünüzdür, mesela kapıdan içeri birisi girdiğinde oyunda siz onu görürsünüz. Fakat mud'da ise siz görmüyorsunuz sadece orda "Kapıdan içeri girdi" yazıyor sizde bunu hayal ediyorsunuz, gerçekten çok güzel oluyor.
Oyun normal komut sistemi gibi çalışıyor, siz yürü derseniz karakteriniz yürümeye başlar. Bunları daha sonra vereceğim ben.
Şimdi peki nasıl başlarız?
Resimde gördünüz şifre ve kullanıcı kısmını geçtikten sonra. Hemen anlatıma geçiyorum. İlkönce hangi oyunda oynayacaksanız seçin saten iki seçeneğiniz var, ben uzakdiyarlar. com' u seçtim, fark eden bir şey yok saten.
5- "Preload world defaults from an existing world?" penceresine Hayır deyin.
6- Açılan Configuration penceresinde World Name kısmına UD, TCP/IP Address kısmına www. uzakdiyarlar. com ve son olarak Port Number kısmına 4000 yazdıktan sonra Tamam diyerek oyuna bağlanın.
İşte bu kadar oyundasınız.
Oyuna girince size isim soracak şifre isteyecek, bunlar daha sonra girdiğinizde sorulur.
Bunlardan sonra ırk seçeceksiniz, cins seçeceksiniz. Bunların hepsinden sonra seviye atlayıp, rol yapacaksınız. Şimdi birazda bunlara bakalım.
Başladık Nasıl Oynarız?
Saten oyuna girdiğinizde, eğer online olanlar varsa size hemen hoş geldin yardımcı olalım vs. yardım edecekler. Fakat ben anlatayım.
Şimdi amacımız seviye atlamak, rol yapmak, savaşmak vs. ama bu o kadar basit değil mesela rol yapmak hiçbir oyunda görebileceğiniz bir şey değildir.
Saten mud'un en sevdiğim kısmı bu, biraz inceleyelim.
"Rol yapmak" Kelimesi aklınızı biraz kurcaladı öyle değil mi? Anlatayım hemen.
Size dediğim gibi oyun bir roman gibi, o yüzden senaryoyu, diziyi, kurguyu iyi yapmanız lazım. Aşağıda uzakdiyarlar. com'un rol yapmakla ilgili açıklamaları var, ben biraz derledim gayet açık anlayacağınızı umuyorum.
Rol yapmak fantastik kurguya ilgi duyanların pek de yabancı olmadığı bir mevzudur. Rol yapmak oyunun geçtiği diyarı ayrı bir dünya gibi düşünerek karakterle bütünleşmek, onun gibi davranmak, onun gibi konuşmaktır. Oyuna yeni başlayanlar için bu biraz anlaşılması zor ve sıkça hata yapılan bir durumdur.
Örnek vererek açıklamak gerekirse; bir cüce savaşçımız olduğunu varsayalım. Cücelerin belli ırk özellikleri vardır, diyardaki her ırkın olduğu gibi. Bazı özelliklerde uyarlama yapılabilse de genelde cüceler gürültücü, aksi, çabuk sinirlenen, bilge, güçlü, dayanıklı, pek çevik olmayan, altını ve değerli eşyaları seven, elflerden pek hoşlanmayan bir ırktır. Şimdi elimizdeki bu verilere dayanarak oyun içinde böyle bir karakter canlandırmalıyız. Unutulmaması gereken en önemli nokta karakterin dış dünyadan soyutlanmış olmasıdır. Yani bizim cüce savaşçımız futboldan, arabalardan, kızlardan, devlet meselelerinden, güncel olaylardan bahsedemez. Çünkü o yaşadığımız dünya üzerinde değil Uzak Diyarlar adında fantastik bir dünyada yaşamaktadır. Bir karakteri hayata geçirmenin en güzel yolu söyle kanalı vasıtasıyla yapılan konuşmalar ve duygu komutu ile odadakilere gösterilebilen mimikler ve hareketlerdir. Konuşmalar karakterin tipik özelliklerini anlatmada kilit noktalardır. Mesela bizim cücemiz boyuyla ya da ırkıyla ilgili şakalara çabuk sinirlenip alınabilir. Ama diğer yandan bilgece konuşur. Duygu komutu ise cücenin yaptığı hareketleri anlatma da önemli bir komuttur. Mesela karakterin bağdaş kurup oturması, bir pipo yakıp içmesi, kafasını kaşıması, gür sesiyle kahkaha atması, homurdanması duygu komutuyla çok güzel bir şekilde odadakilere yansıtılabilir. Tanım komutunun da karakterinizi görünüşünü karşıdakilere yansıtmada önemli bir işlevi vardır. Bu komut sayesinde karakterinize bakıldığında insanların kafasında nasıl bir şey canlanacağı az çok anlaşılır. Şimdi görevci Hassan ile cüce Maru arasında geçen küçük bir rol örneği görelim.
Maru "Selam olsun efendi Hassan. Var mıdır yaşlı bir cüce savaşçı için verecek görevin?" dedi.
Maru merakla Hassan'a bakıyor.
Hassan "Sana da selam olsun cüce Maru. Bilmez misin herkes için vardır bir görevim. " dedi.
Hassan gülümsüyor.
Maru "Bilirim tabi, vardır elbet her daim verecek bir görevin lakin geçen sefer verdiğin görevde neredeyse canımdan oluyordum. "dedi.
-Maru "Biliyorsun artık genç bir cüce sayılmam. Bacaklarım taşımaz beni uzun mesafelere, baltamı sallayamam düşmanlarımın boynuna eskisi kadar kuvvetli. "dedi.
Maru sıkıntıyla homurdanıyor.
Maru çantasından bir pipo ve tütün kesesi çıkarıyor.
Hassan gülümsüyor.
-Hassan "Sence de biraz abartmıyor musun eski dostum? Niceleri istedi de geri dönmedi sana verdiğim görevlerden. Sen ise düşmanlarımın kelleleriyle döndün hep yolundan. "dedi
Maru piposundan bir nefes çekip keyifle üflüyor.
-Maru "Belki de haklısın. Yaşlandıkça daha aksi ve daha yorgun bir ihtiyara dönüşüyorum. " dedi.
Maru tebessüm ediyor.
-Hassan "O zaman bunu zorlu bir görev isteği olarak kabul ediyorum ak sakallı dostum. " dedi.
Hassan elini Maru'nun omzuna atıyor.
-Maru "O zaman tez çıkar ağzındaki baklayı da düşeyim yollara. . . " dedi.
Maru piposunu söndürüp çantasına yerleştiriyor.
Maru savaş için hazırlanıyor. . .
Burada sadece söyle ve duygu komutları kullanarak kısa bir rol yapılmıştır. Duygu komutundan sonra yazacaklarınız ekranda karakter adınızdan sonra görünür. Yani
duygu tebessüm ediyor. yazarsanız,
Maru tebessüm ediyor.
Şeklinde görünür. Konuşmalar görüldüğü gibi gündelik yaşamdan uzak tamamen diyarla ilgili konular. Burada iki dostun konuşması geçiyor ama bu iki düşmanın atışması da olabilir. Aşağılayıcı sözler de içerebilir. (küfür hariç:) Sonuçta karakterin ruh halini yansıtması lazım. Bunu karşı tarafa ne kadar iyi aktarabiliyorsanız o kadar iyi rol yapıyorsunuzdur. Konuşmalarda noktalama işaretleri ve imla kuralları söylenen sözlerin vurgulanması açısından önemlidir.
Karakterinizin özgeçmişi yapılacak rolün belirlenmesi açısından çok önemlidir. Bu özgeçmiş diğer karakterlere oyunda rol sırasında da aktarılabilir. Ya da sitenin forum sayfasında karakter özgeçmişleri bölümüne kısa bir hikaye şeklinde güzel betimlemelerle de yazılabilir. Sonuçta bunu gören herkes sizin nereden geldiğinizi, kim olduğunuzu, başınızdan geçenleri ve diyardaki amacınızı öğrenecektir.
Son olarak bazı rol hatalarından bahsetmek istiyorum. En sık yapılan rol hatası daha önce tanışılmamış bir karaktere adıyla hitap edilmesidir. Oyun karakterlerin isimlerini görmemize izin verir. Ama bir karakterle ilk defa konuşuyorsanız unutmayın ki ne siz onun ismini, ne de o sizin isminizi bilir. Tanıştıktan sonra sohbetlere isimle hitap ederek başlayabilirsiniz. Ama ilk gördüğünüz karaktere ismiyle "Naber Maru nasılsın?" diye başlarsanız muhabbete, o da size "Sen de kimsin, adımı nereden bilirsin?" diye çıkışabilir. O zaman işte kıvırmak biraz zor olur :-)
Diğer bir hata konuşmalarda kötü yönelimli birinin çok iyi, iyi yönelimli birinin çok kötü davranmasıdır. Oyunun başında seçilen yönelime göre yapılacak rol belirlenmelidir.
Başka bir hata zaman kavramıdır. Mesela gerçek saate göre bir saat önce gördüğünüz bir karaktere "Bir saat önce bilmem nerede gördüm seni ne yapıyordun?" diyemezsiniz. Çünkü diyar saatine göre 1 gerçek saatte yaklaşık 60 diyar saat yani neredeyse 2. 5 gün geçmiştir. O nedenle "İki üç gün önce seni bilmem nerede gördüm" demek daha doğru olacaktır.
Hatalardan bir diğeri de yeni yaşam almış aynı isimli bir karakteri tanıyormuş gibi davranmaktır. Unutmayın ki yeniyaşam alan(yani 91. seviye olup oyuna farklı bir ırk ve sınıfla, fakat aynı isimle, 1. seviyeden başlayan) biri artık farklı bir karakterdir. Bizim önceden tanıdığımız kişi değildir. Sadece isim benzerliği vardır. O nedenle yeniden tanışmamız hareketlerine ve konuşmalarına göre ona bir tavır belirlememiz gerekir.
Karakterlerin zekâ seviyeleriyle ilgili de hataya düşülebiliyor çoğu zaman. Örneğin bir trol savaşçının, bir elf büyücü karşısında zekice, bilgece konuşması, onu bilgi gerektiren mevzularda ezmesi bir rol hatasıdır. Trolün çoğu zaman elfin dediklerinden anlam çıkaramaması hatta elf onunla ince ince dalga geçtiğinde bile farkına varamaması gerekir.
Unutmayalım ki rol yapmak agresif bir şekilde tartışmak, laf dalaşı yapmak, oyuncu katline zemin hazırlamak için sudan sebepler bulmak değildir. Karakteriniz kötü yönelimli de olsa zekice sözlerle karşıdakini alt etmeye çalışmak, görüşlerini sağlam kanıtlarla kabul ettirmek, çoğu zaman bağırıp çağırarak, saldırarak ezmeye çalışmaktan daha zevkli olacaktır. Sizden deneylimlilerle rol yaparak hem oyundan daha çok zevk alır, hem de rol konusunda daha iyi bir konuma gelirsiniz. Karakterinizin rolüne hâkim oldukça rol yapmanın, seviye atlamaktan, adam kesmekten, güçlü ekipmanlar aramaktan çok daha keyif verici bir unsur olduğunun farkına varacaksınız.
Son. . .
Anladığınızı umuyorum, oyunun en güzel kısmıdır "rol yapmak" beni oyuna bağlayan saten o, diğer oyunlardan en güzel farkı bence bu, işte bu yüzden mud oynamayı tercih ediyorum.
Türkiye'de çok fazla kimsenin oynamamasına rağmen ben çok seviyorum. Saten oyunda fazla oyuncuya gerek yok ki yani ihtiyacınız yok oyun sizi başka şekilde etkiliyor, oyunda tek siz olsanız bile.
Oyundan bir savaş görüntüsü vereyim size...
Ben Enes KAŞIKÇI yazıda mud oyunun hakkında bilgiler verildi, "rol yapmak" en ayrıntılı bir şekilde anlatıldı.
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.