Saçlarımız birçok nedene bağlı olarak dökülürler. Önemli olan dökülen saçlarımızın hangi nedenden dolayı döküldüklerini bulabilmektir.

Normal bir insanda günlük 200 tele kadar dökülen saçlar normal olarak kabul edilir ve endişelenmeniz gereken bir durum olmadığını gösterir. Öncelikle saçın yapısını nasıl oluştuğunu, nasıl büyüdüğünü ve neden döküldüğünü açıklayalım.

İnsan saçı, 3 fazda döngüsünü tamamlar ve dökülür. Bu fazlardan ilki, Büyüme Fazı (Anagen), bu aşamada saç ayda yaklaşık olarak 1 cm uzar ve fazın büyük bir bölümünü oluşturan bölümdür. Genel olarak 2-8 yıl arası sürer. Bu fazdan sonra saç Degredasyon Fazı (Katagen) dediğimiz faza geçer. Bu evrede saç kökleri kendini dinlenme evresine hazırlar ve yaklaşık olarak 20 gün sürer. Ve saç, döngüsünü Dinlenme Fazı (Telogen) ile bitirir. Bu dönemde saç kökü 3-4 ay boyunca dinlenir ve kökünden ayrılarak dökülür. Yerine ise yeni bir saç gelerek saç döngüsü başa döner. Kısaca saçlarımızın işleyiş tarzı budur. Her şeyin bir ömrü olduğu gibi saçlarımızında bir ömrü vardır ve ömrünü tamamlayan saçlar dökülerek yerine yeni saçlar gelir.

Ancak; herhangi bir nedenden ötürü saçlarımız aşırı bir şekilde dökülür ve kellik dediğimiz problem ortaya çıkar. Hangi nedenden dolayı aşırı dökülmenin olduğunu bulup, tedaviyi ona göre yapmalıyız.

Gelelim saç dökülmesinin nedenlerine;

1-Stres Nedenli Saç Dökümesi

Stres nedenli dökülmede saçın büyüme evresinde ki kalış süresi düşerken, dinlenme evresinde ki süresi artar bu da saçlarımızın dökülmesine neden olur. Bunun yanında bir de saç dökülmesi olan bir insanın bunu bir sorun haline getirip dökülmeyi arttırması da mümkündür. Stres bütün hastalıklarda olduğu gibi saçta da önemli bir rol oynuyor.

2-Kullanılan İlaçlar Yüzünden Dökülen Saçlar

Bunların başında tabi ki de kemoterapi geliyor. Bunun yanı sıra doğum kontrol hapları, akne ilaçları, anabolik steroidlerde saç dökülmesine neden olabilmekteler. Uyuşturuculardan bahsetmeye gerek yok sanırım.

3-Beslenme

A vitamini ve demir eksikliği en büyük dökülme nedenleridir. Onun dışında yeterli ve dengeli beslenmekte saç için öenmlidir.

4-Travma

Ağır travmaların saçı ani bir şekilde dökebildiği tespit edilmiştir.

5-Gebelik

Bazı gebe olan hastaların saçları östrojen dalgalanmaları yüzünden dökülebilir. Östrojen seviyeleri normale geldiği zaman kendiliğinden düzelir.

6-Erkek Tipi Saç Dökülmesi

Şimdiye kadar yazılan nedenlerin hepsinin tedavisi ya o durumun ortadan kaldırılmasıyla ya da kısa süreli gıda veya ilaç takviyesiyle önlenebilecek nedenlerdir. Fakat, günümüzün belki de en büyük sorunlarından birisidir erkek tipi saç dökülmesi, insanın psikolojisini olumsuz bir şekilde etkiler ve sosyal hayatını sınırlar. Uzun süreli ve sabır gerektiren bir tedavisi vardır.

Erkek tipi saç dökülmesi kendini saçlarda incelme ve şakaklarda açılmayla gösterir ve önlem alınmazsa kellik kaçınılmaz sondur. Erkek tipi saç dökülmesi genel anlamda testosteron denilen erkeklik hormonuna 5 Alfa Redüktaz enzimi aracılığıyla 2 Hidrojen atomu bağlanıp, Dihidrotestosteron(DHT) dönüşmesi sonucu meydana gelir. Akla hemen şu soru gelebilir, “madem sebebi bu, neden her erkeğin saçları dökülmüyor?” işte burada devreye genetik giriyor, saç kökleri androjenlere karşı ne kadar hassas olursa dökülme de o şiddette oluyor. Mesela yan ve arkadaki saçlarımız hiç dökülmez bunun nedeni o bölümde ki saç foliküllerinin androjenlere karşı dayanıklı ve etkilenmemesinden kaynaklanır. İşte saçları dökülmeyen insanlarında üstte ki saçlarında ki folikülleri androjenlere karşı dayanıklıdır.

Yaşlandıkça saçlarımızın dökülmesi ise hücrelerimizin, hücre zarlarının incelmesi ve buna müteakip reseptörlere bağlanan androjenlerin saç foliküllerini tahrip etmesiyle dökülme ilerleyen yaşlarda daha da artarak devam eder. Erkek tipi saç dökülmesinde saçı en çok döken DHT hormonudur, bunun yanında testosteron ve bazı androjenlerde saç dökülmesinde etkin rol oynar.

Erkek Tipi Saç Dökülmesinde Yanlış Bilinenler

-Sarımsaktır, yılan yağıdır, badem yağıdır, zeytinyağıdır ve bilimum yağ ve garip maddeler bunların başında gelir. Evet sarımsağın ve üstte yazılan yağların faydası vardır, saçı besler dökülmeyi bir miktar azaltabilir fakat bunların kullanılışı hem zordur, hem de istenilen sonuç hiçbir zaman alınamayacaktır.

-Onun dışında en büyük yanılgılardan biri, kafayı kazıtmak ya da olabildiğince kısa kestirmek. Bu da bilinen en büyük yanlışlardan biridir. Kafayı kazıtmanın saç dökülmesine hiçbir etkisi yoktur. Saç dökülmesi azalmış gibi durur fakat saç kısa olduğundan dolayı zaten dökülen saçları göremezsiniz ve bu da saç dökülmem azaldı demenize neden olur. Bu hataya düşmeyin, boşu boşuna saçlarınızı kısacık kestirmeyin.

-Jöle, saç spreyi, wax ve diğer saç ürünlere saça zarar verir. Kesinlikle böyle bir durum yoktur, bunlar sadece saça şekil vermek için kullanılır ve saç dökülmesinin sebebi yukarıda da yazıldığı üzere köklerden kaynaklanmaktadır.

-Kullanılan şampuanlar saç dökülmesini durdurur. En büyük yanılgılardan biri de budur, kafanızda sadece birkaç dakika duran şampuan dökülmenizi asla durdurmaz. Dökülmeyi durdurucu şampuan reklamlarından hemen uzaklaşın, şampuanlar sadece dökülmeyi durdurmaya yardımcı olur, tek başlarına dökülmeyi durdurmaları şu an için olanaksızdır. Paranızı bu gibi reklamlar yapan insanlara sakın ola kaptırmayın.

Erkek Tipi Saç Dökülmesinin Tedavisi

Öncelikle bazı şeyleri çok iyi bilmek gerekir, bunların başında erkek tipi dökülmenin tedavisinin uzun ve meşakatli oluşudur. Birkaç ayda sonuç beklemeyin, hüsrana uğrarsınız. Onun dışında erkek tipi saç dökülmesi tedavisi ömür boyu süren bir tedavidir, kullandığınız ilaçları bıraktığınız da eski halinize geri dönersiniz.

Aklınıza şu soru gelebilir, teknolojide çığır açılan bir devirde yapay kalplerin, organ nakillerinin, genetik kopyalardan oluşturulan hayvanların olduğu bir dönemde nasıl oluyor da bunun çaresi bulunamıyor. Tek geçerli sebebi tabi ki de saç sektörünün milyarlarca dolarlık bir sektör olmasıdır, yapılan çalışmalara ilaç firmaları bir şekilde taş koyuyor ya da yavaşlatıyorlar.  Fakat umudunuzu kaybetmeyin yakın gelecekte saç dökülmesi tamamen ortadan kalkacaktır. Histogen, Replicel gibi firmalar bunun çözümü için çok para döktüler ve sonuçları yakın gelecekte karşımıza çıkacaktır. Onun dışında Japon ve Koreliler bu işe el attılar, onları da dünya büyük umutlarla bekliyorlar.

Bu kadar bilgiden sonra gelelim saç dökülmesinin bilimsel olarak kanıtlanmış tedavilerine. Şu an günümüzde FDA(Amerikan İlaç ve Gıda Dairesi) tarafından onaylanmış günümüz de 3 madde vardır. Bunlar Finasteride, minoksidildir ve ketokonazoldur.

Finasteride

FDA tarafından onaylanan iki maddeden biridir. Çalışma mekanizması ise, 5 Alfa Redüktaz enzimini inhibe edip Testosteronun DHT’ye dönüşmesini engelliyor, bu da saçı en fazla döken hormonu azaltarak saç dökülmesini engellemek anlamına geliyor.

FDA tarafından önerilen doz 1mg, bu da yaklaşık olarak DHT seviyesini %65 kadar düşürüyor.

Finasteride ile aynı etkiyi gösteren fakat FDA tarafından henüz saç dökülmesi konusunda onay almamış bir başka ilaç ise, Dutasteride'’dir. Aynı mekanizmaya sahip 0, 5 mg Dutasteride DHT seviyesini yaklaşık olarak %90 seviyesinde düşürür.

Finasteride etkisini yaklaşık olarak 1 yılın ardından göstermeye başlıyor.

Gelelim yan etkilerine:

İlacı kullananların yaklaşık %2’sinde görülen yan etkiler ise empotans, azalmış libido, ejekülasyon bozukluğu, jinekomasti, göğüslerde hassasiyet, sperm seviyesinde azalma.

Türkiye’de Propecia ve proscar adı altında satılıyor. Proscar 5mg Finasteride içerirken, Propecia 1mg Finasteride içerir.

Minoksidil

FDA tarafından onaylanan son madde ise minoksidildir. Nasıl saç çıkarttığı halen bilinmemekte olup, saç köklerinde ki kılcallanmayı arttırıp kan akışını hızlandırarak saçları yeniden çıkarttığı tahmin edilmektedir. Genel olarak başta saçları döküp daha sonra etkisini gösterir. Maksimum etkisini 1 yıl civarında gösterir.

Türkiye’de Minoxil adı altında %5 ve %2’lik formları vardır. Erkekler için %5 önerilir.  Kan akışını hızlandırdığından dolayı en çok görülen yan etkisi baş ağrısıdır, onun dışında kaşıntı ve kızarıklıkta görülen yan etkilerinden bazılarıdır.  Minoxidilin sıkıntılarından birisi de zamanla etkisini kaybetmesidir.

Finasteride ve minoksidil öncesi ve sonrası için aşağıdaki linkte fotoğrafları inceleyebilirsiniz.

http://www. bernsteinmedical. com/medical-treatment/patient-photos/

Ketokonazol

Ketokonazol androjen reseptör antagonisti bir maddedir ve saç köklerinin androjenden dolayı harap olmasını azaltır, bunun yanında kepeğe ve mantar oluşumuna da izin vermez. Saç dökülmesi tedavisinde şampuan olarak sunulan formlar kullanılır.

Türkiye’de Nizoral ve Konazol adı altında satılırlar.

Hafta da ikiden fazla kullanımı saç renginde açılmalara ve saç derisinin kurumasına yol açabilir.  Bunlar dışında yan destek ürünleri ve henüz onay almamış fakat olumlu etkileri birçok kez ispatlanmış ilaçlarda vardır. Onlara da kısaca göz atalım.

Biotin

Günlük 5 mg takviye olarak alınması saçların kalınlaşmasını ve daha gür gözükmesini sağlar. Yaklaşık olarak 3 ay gibi etkisini gösterir.

Saw Palmetto

Henüz onay almamış olsa da fda tarafından, dht inhibe eden bir maddedir. artık saç ürünlerinde bu maddeyi görebilirsiniz.

Spironolakton

anti androjen olması sebebiyle saç dökülmesini engellediği tespit edilmiştir. oral kullanımı çok risklidir.

Tretin

Bir" a" vitamini türevidir. Minoksidil ile birlikte kullanılması minoksidilin emilimini daha çok arttırır.

Dermaroller

Saçlı deriye uygulandığında, o bölgede ki kılcallaşmayı arttırdığı ve minoksidil ile birlikte kullanıldığında minoksidilin etkisini kat kat arttırdığı görülmüştür.

Lazer Tarağı

Saç dökülmesini durdurduğu ve saç kalitesini arttırdığı biliniyor.

Saç Mezoterapisi

Yine minoksidil ile aynı şekilde etki eden başka bir uygulama.

RU58841

Henüz Türkiye'de bulunmayan bir madde yalnız saç dökülmesi üzerine çok etkili olduğu söyleniyor

Onun dışında Bepanthen, Evigen, Bemiks ampullerini kırıp haftada birkaç kez saça sürmekte saç dökülmesini yavaşlatmakta.

Son Söz

Başta da belirttiğim gibi saç dökülmesi tedavisi uzun, sabırlı ve meşakatli bir iştir. Eğer disiplinli bir şekilde ilaçlarınızı kullanırsanız faydasını göreceksiniz. Günümüz de saç ekimleri çok moda oldu lakin saç ekiminin iyi doktor bulabilmek, ekilen köklerin tutması, maddiyat ve kaybedilen yaklaşık 1 senelik bir zamanınız olacaktır. Tüm bunları şu anlık göze almak bilhassa saçlarınız ilaç tedavileriyle düzelecekse pek mantıklı gelmiyor insana.

Şunu da belirtmek lazım. Yaptığınız tedavi ile tamamen kel kalmış biri, 18 yaşında ki haline dönmesi imkansıza yakındır. Norwood Ölçeğine göre, 2 numara iyileşebilir saçlarınız, yani 4A olan birinin saçı 2A bünyesine göre belki de çok daha iyi bir duruma gelir. Fakat 7 olan birinin saçlarının 2 haline gelmesini beklemekte hayalcilik olur.

Kategoriler:

Yapılan Yorumlar

Henüz kimse yorum yapmamış.

Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.

Yorum Yapın

Güvenlik Kodu
Coğafya Tarih Sitesi Matematik Sorusu Türkçe Sitesi