Üniversite bölüm tercihi yaparken, öğrencilerin dikkat etmesi gereken bir takım hususlar vardır. Bu hususlar, iyi bir üniversite hayatı, rahat bir gelecek, sevilen işi yapmak için atılacak adımlar gibi bir takım durumlara temel teşkil etmektedir.
Sosyal refahın artması, kişisel hazların doyurulması, kişilerin kendisi ve aileleri için iyi ve güvenli bir gelecek tahsis edebilmesi adına, üniversite hayatı ve okunan lisans bölümü, bireyin yaşamının kritik kilometre taşlarından birisidir. Rahatlık ve refah, günümüz şartlarında büyük ölçüde maddi olarak sağlanmaktadır. Bu nedenle de, iyi para kazanılabilecek meslekler, gençlerin gözünde tercih edilebilir durumu yüksek bölümlerdir. Aynı doğru orantıyla, revaçta olan bölümlerin giriş puanları yüksek olmakla beraber, yarışılacak oldukça fazla sayıda öğrenci olduğu da unutulmamalıdır. Pekala, tek belirleyici öncül para mıdır? Lisans ya da ön lisans bölümü seçerken, başka ne gibi kriterler değerlendirilmelidir?
Yapılacak olan mesleğin, üniversitenin okunduğu şehirde iyi bir şekilde icra edilmesi, okurken deneyim kazanma ve yahut okul sırasında çeşitli gezi ve projelerle görerek bir şeyler öğrenilmesi konularında, öğrencilere önemli kazanımlar sağlar. Üniversite öğrencisi, bu şekilde teorik ve pratik bilgiyi kolay yoldan birleştirme şansına erişir. Alanında deneyim kazanır. Bir başka faktör, bölümün okunacağı üniversitenin, o bölüm ve hocalarının kalite seviyesidir. Yani, sırf okunmak için gidilen ve kişiye diploma haricinde hiçbir şey katmayan okul ve bölümler yerine, teknik anlamda daha iyi eğitimlerin verilebildiği hocaların ve bölümlerin olduğu üniversiteler, gençler tarafından tercih edilmelidir.
Farklı bir durum ise, okunulacak bölümün öğrenim dilinin ne olduğudur. Bu durumun avantaj ev dezavantajları olduğu açıktır. Örneğin, öğrenim dilinin İngilizce olması, o bölümü çok iyi yapmasa da, en azından dil pratiği kazandırmak ve mesleki terimleri kısa zamanda İngilizce’leriyle birlikte öğrenebilmek kolaylığı fırsatını sunmaktadır. Ancak pratik ve teknik anlamda, kendi dilinde öğrenilen terim ve sistemlerin, öğrencilere etkisinin daha oturaklı ve kalıcı olduğu da unutulmaması gereken bir tercihtir.
Ekonomik açıdan bakıldığında, genellikle meslek seçimlerinin iki türlü olduğu görülür. Bunlardan ilki, o güne kadar yapılan mesleki birikimler ve devamlılık isteği nedeniyle, baba mesleğine yönelimdir. Öğrenciler, sırf babaları müteahhit diye, inşaat mühendisliği dalını okumak için seçebilmektedirler. İkinci durum ise, çok para kazandırabilecek meslek algısının beyinlere yerleşmiş olduğu dallardan bir bölümde okunabilecek olması dolayısıyla doktorluk, mimarlık, mühendislik gibi bölümlerin üniversite için tercih edilebileceğidir. Buradaki temel nokta, her ne kadar iyi bir kazanç getireceği ön görülse de, kişinin nitelikleri ve istekleriyle uyuşmayan meslekler adına, boşa zaman harcamamak ve o bölümü tercih etmemek düşüncesidir. Öğrenciler, gelecekte yapmaktan zevk duyacakları mesleklerin bölümlerini okumalı ve bu yönde eğitim almalıdır. Mevcut durum iyi analiz edilerek, tüm faktörler hesaba katılarak üniversite bölüm tercihleri yapılmaldır.
Unutulmaması gereken en kritik nokta ise, bölüm tercihi yaparken, ülke şartlarının da göz önüne alınması gerekliliğidir. Sırf istek, arzu ve yeteneklerden yola çıkılarak okunan bölümler, kimi zaman insanı aç bırakacak kadar işsizlikle karşılaşılmasına yol açabilir. O nedenle, sosyo – ekonomik ülke şartları, yaşanılacak şehir ya da bölgenin iktisadi durumu, sanayi yapılarının değerlendirilmesi, mesleklerin ortalama kazançları ve hayat şartlarının iyi irdelenmesiyle, kişi için ideal meslek bulunmalı ve bu yönde eğitim alabilmek için üniversitelerin ilgili bölümleri tercih edilmelidir.
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.