1cm den büyük içi su dolu kabarcıklara, bül denilmektedir. Büllöz pemfigoid ise; kronik seyreden, otoimmün yani vücudun bağışıklık sisteminin kendi hücrelerine saldırdığı bir hastalıktır.
Kadın ve erkeklerde hemen hemen eşit oranda görülmekle birlikte 60-80 yaşları arasında sıktır. HLA-DQB1 doku tipini taşıyanlarda taşımayanlara oranla çok daha sık görülmektedir. Prodrom döneminde kızarıklık(eritem) veya kaşıntı olur daha sonra büyük, sert ve sıklıkla kanla dolu büller ortaya çıkmaktadır. Nadiren bazı hastalarda büller hiç ortaya çıkmayabilir. Birkaç ay boyunca büller çıkmaya devam eder. Sıklıkla ön kol, bacak, karında görülür ve ağız mukozasını pek tutmaz. Ağız da lezyon varsa yine büllerle seyreden bir hastalık olan pemfigus vulgaris düşünülmelidir. Hastalık çok ağrılı ve sıkıntı vericidir. Bu hastalık nadiren altta yatan bir malignitenin bulgusu da olabilir.
Hastaların %80-90'ında, immünfloresan yöntemlerle tespit edilebilen epidermal bazal membrana karşı dolaşan antikorlar vardır. Bu antikorların titresi hastalığın aktivitesini yansıtır. Tanıda bundan faydalanarak biyopsi örnekleri immünfloresan yöntemle incelenir.
Yaygın bülleri olan hastaları hastaneye yatırılmalı ve ağır yanık hastaları gibi tedavi edilmelidir. Hastalığı kontrol etmek için yüksek doz kortikosteroidler kullanılır. Ancak kortikosteroidlerin çok fazla yan etkileri vardır bu yüzden dikkatli kullanılmalıdır, kan şekeri, tansiyon, osteoporoz açısından takip edilmelidir. Ayrıca antibiyotikler ve immünsüpresiflerin tedavide önemli yerleri vardır. Büllerin kendisi ıslak pansumanlarla tedavi edilir.
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.