Şimdiye Kadar Hymenoptera'da tanımlanmış olan ve böceklerin diğer takımlarından daha fazla tür sayısı, (120 bin) gerçek sayının sadece küçük bir kısmıdır. Şu anda 350 bin tanımlı kınkanatlı'nın (Coleoptera) gerisinde kalmasına rağmen Hymenoptera'nın sayısı muhtemelen daha fazladır.
Tüm standartlara göre Hymenoptera, başarılı sayılan bir topluluktur. Dünya gezegenindeki kara parçalarında yaşayan tüm yaşam formları üzerinde büyük bir etkileri vardır. Doğrudan bitkilerden beslendikleri için yaprak arılarının ve onun akrabalarının larvaları, kendilerinin de geçici bir yıkıma uğramalarını sağlayan tüm bir ormanın yapraklarını dökebilirler. Ancak gerçek şu ki, böyle felaketler çok sık gerçekleşmez ve bunun da sebebi diğer bir hymenoptera grubu olan parazitik eşek arılarının çok fazla türünün uyguladığı kontrol mekanizmasıdır. Bitkiyle beslenen tüm tırtıllara saldırarak onların sayıca çoğalmasında kırıcı bir etkiye yol açarlar. Bitkiler de Hymenopteralarla daha olumlu bir şekilde etkileşim kurar. Yeryüzündeki 30, 000 civarındaki arı türünün yardımı olmadan, dünyadaki bitki örtüsünün büyük bir kısmının üremesi durur ve böylece ortadan kaybolurdu.
Tür Sayısı: 120, 000 civarında (A. B. D. 'de 20, 000'den fazla)
Boyutları: 1 mm-5 cm arasındadır.
Fiziksel Özellikleri: Vücut sert ve çeşitli renktedir; 2 çift zarsı kanatlı parlak metalik tüyleri yoğun; arka çifti daha küçük ve ön çiftle bir dizi kanca aracılığıyla eşleşir; ağız kısımları ısırıcı, hatta (bazı arılarda) emme tüpü mevcuttur; "belli veya "belsiz bir abdomen; belirgin bir "boyun" üzerinde kafa hareketlidir; genelde iğneleri mevcuttur; tam metamorfoz (yumurta-larva- pupa-yetişkin) vardır; larva tırtılımsıdır (yaprak
arılarında), aksi halde bacaksız kurtçuktur.
Beslenme Tarzı: Yetişkinlerin çoğu türünün, yetişkinleri çiçekleri beslenmek için veya (arılarda) kendi yavrularına yiyecek malzeme toplamak için; larvalar bitki, tahta, diğer böcekler, örümcekler, polen ve meyve özlerinden beslenirler; bir çok larva yaşayan konağın içinde veya ebeveyninin
yaptığı yuvada büyür.
Yaşam Alanı: Okyanuslar hariç her yerde.
Yeryüzünde Dağılımı: Çok soğuk ve kuru bölgeler hariç tüm dünyada.
Sınıflandırma ve Biyoloji
Hymenoptera takımı iki alt takıma bölünmüştür. Symphyta daha "ilkel" türleri içerir: yaprak arıları, boynuzkuyruklar ve tahta eşek arıları. "Abdomenin toraksa" bağlandığı tıknaz vücutları vardır. Bir "eşek arısı beli"nin müdahalesi olmadıkça etki aşağı yukarı düz çizgi gibidir. Kanatlar yoğun bir damar ağı taşır. Dişiler bıçak benzeri bir yumurta boruları aracılığıyla yumurtalarını bitki dokularına yerleştirir. (boynuz kuyruklarda yumurtlama borusu uzun ve iğne benzeri yapıdadır). Duyargalar diğer topluluklara nazaran daha fazla çeşitlilik gösterir, sıklıkla ipliksi fakat aynı zamanda yumru ve tüysü (kuş tüyü) yapıdadır. Yaprak arısı larvaları belirli güve tırtıllarını andırmaktadır. Genellikle çoklu bacak takımları olanların bitkilerden haricen beslendiği görülmektedir. Boynuz kuyruklar ve tahta eşek arıları larvaları tahtanın içinde beslenir ve bacaksızdır.
İnce Beller
Diğer alt takımda Apocrita, yetişkinlerin ilk başta göze çarpan özellikleri vücutlarının ortasına doğru bel yapısına benzeyen daralmadır. Belin toraks ve abdomen arasında bir bölümlenme yaratmasına rağmen, aslında abdomenin ilk segmentiyle toraksın arkası birleşerek "propodeum" denilen yapıyı oluştururlar.
Bel de dahil olmak üzere arkasındaki her şey abdomenin bir parçasıdır ve kursak olarak bilinir. Larvalar bacaksızdır ve genelde kurtçuk benzeridir.
Apocrita çoğunlukla iki başka bölüme ayrılır. Parasitica daha ziyade böceklerin ince vücutlu parazitlerini ve diğer eklem bacaklıları içerir. Dişi eşek arısı doğrudan bir kurbanın vücuduna yumurtladığında konak olarak bahsedilenler çoğunlukla daha gençlik çağlarında saldırıya uğrarlar. Saklanan konaklara bazı türlerde vücuttan daha uzun olan uzatılmış tüysü yumurtlama borusuyla ulaşılabilir. Birçok minik tür yumurtalarını diğer böcek veya örümcek yumurtalarının arasına bırakır.
Sokma Mekanizması
Apocrita'nın ikinci bölümü en bilindik eşek arıları, karınca ve arılarını içeren Aculeatadır. Dişi yumurtlama borusu asla uzamaz ve kurbanı felç etmek veya kendini savunmak için bir iğne olarak kullanılır. Aculeata larvaları her zaman yemekleriyle çevrelenmişlerdir. Bu yüzden kendilerine sorun çıkartacak bacaklara ihtiyaçları yoktur. Çoğu bu yüzden etli ve normalde koyu ve sert olan baş kapsülü hariç özelliksiz beyaz kurtçuklardır. Önemli bir özellik kapalı bağırsaktır. Bu da dışkılamanın imkansız olduğu anlamına gelir ki bu da larvanın çoğunlukla içinde bulunduğu çok değerli besinlerin kirlenmesini engelleyen bir gelişmedir. Parazitik larvalar için vücutlarından dışkı salgılamaları durumunda üzerinde yaşadıkları konağı zehirleme riski olurdu. Tam olarak olgunlaşmış bir larvada, bağırsak sonunda işlevsel hale gelir ve tüm biriken dışkı bir seferde pupa haline gelmeden dışarı atılma zorunluluğu ortaya çıkardı. Bu noktadan itibaren bütün sağlık önlemleri konu dışı kalır.
Sosyallik
Buraya dahil edilenler, tüm karıncaların, eşek arılarının ve arıların çoğu gibi tüm böcekler türleri içinde en fazla sosyal olanlar arasındadır. Sosyal türlerin yuvalarında görevi yumurtlamak olmayan birçok dişi çalışan vardır. Yumurtlama genelde yalnızca çiftleşme dönemi uçuşları sırasında spermleri alan "kraliçe"nin ayrıcalığıdır. Benzeri yüksek sosyal organizasyon düzeyi bunun dışında sadece, ilgisi olmamasına rağmen çoğu kez yanlış olarak beyaz karınca diye bilmen termitlerde gözlenir. Termit işçileri ise erkek ve dişilerden oluşmaktadır. Diğer birçok canlı organizma topluluklarında olduğu gibi, Hymenoptera'nın familya ve alt familyalara bölünmesi gerektiğine dair tartışmalar vardır. Görüş farklılıklar özellikle, bazı uzmanların tek bir familyada, Apidae, toplamak istediği arılarla ilgilidir. Arıların diğer uzmanlar tarafından kabul edilen çeşitli familyalarına Apidae içindeki bir alt familya olarak bakılır. Fakat karıncaların tek bir familyada, Formicidae, mutlu olarak var olduklarını düşündüğümüzde arılar için de benzer bir muamelenin bir bütün olarak Hymenoptera'ya daha tutarlı bir yaklaşım olabileceği önerilmektedir.
Hymenoptera Vücudu
İki alt takımada ait yetişkinlerde bulunan birçok anatomik özellik Hymenoptera için tipik özellikler olarak değerlendirilebilir.
Kafa genelde fark edilebilir bir "boyun" üstüne yerleşmiş sert, yuvarlak bir kapsüldür. Bu dizilim önemli bir hareket kabiliyeti sağladığı hymenopteranların çoğu böylece kafalarını neredeyse 360 derece çevirebilirler. Genelde, bir tanesi kafanın iki tarafında bir de onların arasında osel üçlüsü olmak üzere iki bileşik göz mevcuttur. Duyargaların biçimi değişkendir. Bir çok türde aşağı yukarı ipliksi yapıda ve erkeklerde dişilerdekine nispeten daha uzundur. Normalden sapma en fazla, duyargalarının uçları ayırt edici biçimde yumrulu olan (Cimbicidae) yaprak arılarında gözlenir. Diprionidae erkeklerinde uçlar tüylü olabilir.
Bütün türlerin ağız kısımlarında ısırma ve çiğneme özelliği vardır. En tipik özelliklerinden birisi dört kanatlı oluşu olan Hymenoptera'nın, arka kanatları bariz şekilde ön kanatlardan küçüktür. İki kanat çifti birbirlerine, arka kanadın ön kenarı boyunca dizili olan minik kancalar (hamuli denen) aracılığıyla bağlıdır. O kadar yakın bir eklem oluştururlar ki daha küçük olan arka kanadı ayırt etmesi özellikle de dinlenme konumunda kanatlarını arkasında tuttuğu zaman oldukça zordur. Öyle ki iki kanatlı sinek (Diptera) ile uğraştığınızı sanmanız an meselesidir Hymenoptera'da kanatlar aşağı yukarı transparan olsa da sarımtırak, mavimtırak veya duman grisine bürünebilir. Kanat damarlanması yaprak arılarındaki gibi karmaşık ve ağsı bir düzenden neredeyse hiç bulunmadığı, ancak bulunduğunda ince tüy sıraları halinde kenarında bulunduğu perisineğine kadar çeşitlilik gösterir. Yumuşak karıncalar (Mutillidae) gibi bazı familyalarda sadece erkeklerin kanatları vardır. Karıncalarda sadece kanatlılar (alates) denilen cinsel formların: kanatları vardır, işçiler kanatsızdır.
Synocea vlrglnea loıyil Ur oftk arısı Peru'daki bir yağmur ormanında küçük bir mtyvtdın besleniyor. Hymtnoptırt dünyanın en üst düzeyde sosyallafmlf böceklerinden bazılarını barındırır
Cinsiyetin Belirlenmesi
Tüm Hymenopteralar oviparözdür, yani yumurtlayarak çoğalırlar. Çiftleşme genelde kısadır, spermlerin taşınması ise dişinin vücudundaki özel bir hazne sayesinde (sperm kesesi) uzun(bir kaç yıla kadar) sürer. Diğer böceklerin tersine, hymenopteran dişilerinin çoğu sadece bir yumurtaya sperm girişini engelleyerek yavrularının cinsiyetlerini belirleyebilmektedir. Döllenmemiş (haploid) yumurtalar normal gelişecek fakat erkek olacaktır. Normal yoldan döllenmiş yumurtalar ise her zaman dişi ortaya çıkıyor. Sarı ceketli eşek arıları (Vespula) gibi sosyal Hymenoptera'ların çoğunda kraliçe yaz boyunca sabit bir şekilde dişi doğurur. Böylelikle o yuvayı genişletmek ve gençleri beslemek için sabit bir işçi akışı sağlamış olur. Doğru zaman gelince kraliçe erkek yumurtalar üretmeye de başlasa da diğer taraftan yoğun olarak gelen, geleceğin kraliçeleri olan dişi yumurtalarına özel muamele yapılmasını için ayırır. perisineğine kadar çeşitlilik gösterir. Yumuşak karıncalar (Mutillidae) gibi bazı familyalarda sadece erkeklerin kanatları vardır. Karıncalarda sadece kanatlılar (alates) denilen cinsel formların: kanatları vardır, işçiler kanatsızdır.
En korkunç haliyle parazitizm. Avrupa'dan kıvrılan bir Cotesia glomerata braconid eşek arısı (Braconidae) larva sürüsü tırtıldan doğmakta ve etrafına koza örmeye başlıyor.
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.