Yazar ve filozof Georges Politzer, 3 Mayıs 1903 tarihinde Macaristan’da dünyaya gelmiştir. Ancak Politzer, 1919 yılında siyasi nedenlerden dolayı doğduğu ülkeyi terk ederek öncelikle Viyana’ya sürgüne gitmiştir. Ülkesindeki iktidarın baskısından kaçan henüz 17 yaşındaki Politzer, Viyana’da sonra 1921 yılında Fransa’ya geçer ve burada 1930 yılına kadar felsefe öğretmenliği yapar. “

Kızıl Kafalı Filozof” olarak da anılan Politzer, Paris’te kaldığı bu süre içerisinde felsefe konusunda önemli çalışmalar yapar. İlerici bir felsefe anlayışı ile hareket eden Politzer, 1930 yılında Paris İşçi Üniversitesi’nde eğitim vermeye başlar. Politzer, burada diyalektik materyalizm dersleri vermektedir. Politzer, bir yandan da 1929 yılında Fransız Komünist Partisi’ne katılmıştır. Viyana’da kaldığı süre içerisinde Sigmund Freud ile tanışan Politzer, daha sonra da psikoloji ile ilgilenmeye devam etmiştir. Sigmund Freud’un psikanaliz fikrinden esinlenen Politzer, daha sonra bu görüşe katılma hususundan vazgeçmiştir. II. Dünya Savaşı başlayana kadar Politzer, Paris İşçi Üniversitesi’ndeki görevini devam ettirmiştir. Ancak savaşla birlikte askere alınmıştır. Savaş esnasında Nazilerin Fransa’yı işgal etmesi hadisesinde görev alan Politzer, daha sonra dünyanın en önemli fizikçilerinden biri ve Politzer’in de dostu olan Paul Langevin’in Naziler tarafından tutuklanması sonrasında kurtarma çalışmalarında aktif rol oynamıştır. Politzer, dostunun Nazilerden kurtarılması için bir kampanya başlatmıştır. Bir yandan da söz konusu savaşın faşist boyutlarını anlatan “Özgür Üniversite" adında bir yayın başlatmıştır. Üniversitede gerici grupların baskısı altında bulunan Politzer, 1942 yılında faşist kişiler tarafından tutuklanmış ve Nazilere teslim edilmiştir. Karısı da tutuklanan Politzer, aynı yıl kurşuna dizilerek öldürülmüştür.

Politzer ve Felsefenin Temel İlkeleri

Bir yazar ve filozof olarak Georges Politzer, işçi sınıfı ile olan bağını yaşamı boyunca sürdürmüştür. Karl Marx’ın fikirlerini benimseyen Politzer, tüm yaşamını fikirlerine adamıştır. Proletaryayı temsil eden ve kalemini bu yönde kullanan Politzer’in en büyük eseri Felsefenin Temel İlkeleri adlı kitabıdır. Kitap, Politzer’in ölümünden sonra çıkarılmıştır. Politzer’in Paris İşçi Üniversitesi’nde eğitim verdiği süre içerisinde öğrencilerinin notlarının derlenmesi ile oluşturulmuştur. Kitapta felsefeye konusunda bir başyapıt olarak değerlendirilmektedir. Ders notlarından derlenen bu kitapta felsefe sonra derece akıcı ve bireylerin anlayacağı bir şekilde anlatılmıştır. Oldukça kapsamlı bir kitap olan Felsefenin Temel İlkeleri, bir kılavuz olarak nitelendirilmektedir.

İlya Yayınları tarafından dilimize aktarılan ve yayınlanan eserin önsözünde kitabın niteliği ve özellikleri bu şekilde dile getirilmiştir; ““Felsefenin Temel İlkeleri” Marx ile Engels’in ve onların en başta gelen öğrencileri Lenin ile Stalin’in temel düşüncelerini öğrenmek isteyenlere yardımcı olmak amacını güdüyor. Dolayısıyla, kitap dersleri birbirinin ardı sıra izlenecek bir kılavuz biçimde hazırlanmıştır. Bölüm sonlarındaki kontrol soruları okurun edindiği bilgiyi ölçmesine ve kişisel bir araştırma çabası sürdürmesini sağlamak amacı ile konmuştur. ” Söz konusu kitap, ülkemizde kitapların toplanıp imha edildiği 12 Eylül Darbesi sırasında ilk yasaklanan kitap olarak da tarihe adını kazımıştır.

  Eserleri

• *Felsefenin Temel İlkeleri

• *Yazılar 1 Felsefe ve Mitler

• *Yazılar 2 Psikolojinin Temelleri

• *Kan ve Altın

• *Psikolojinin Temel Eleştirisi

• *20. yüzyılda Devrim ve Karşı Devrim

• *Bergsonculuk, Felsefi bir Mistifikasyon