19. yüzyılda Fransa’da romantik şiire tepki olarak çıkan Parnasizm, temelinde gerçekçilik fikrini barındırmaktadır. Parnasizm’i benimseyen şairler 1860 yılında ‘Çağdaş Parnas’ adındaki bir dergi etrafında toplanmışlardır. Kendilerini “parnasyen” olarak adlandıran bu şairler, romantizme karşı çıkarak şiirin gerçekçi olması gerektiğini savunmaktadırlar. Gerçekçi akımlarda olduğu gibi Parnasizm’de de pozitivizmden bahsetmek mümkündür. Parnasyenler dış dünyayı objektif bir bakış açısı ile şiire yansıtmışlardır.
Parnasizm Akımının Karakteristik Özellikleri
• * Parnasizm’de şekil kusursuzluğu büyük bir öneme sahiptir. Bu amaçla parnasyen sanatçılar, ölçü, uyak gibi biçimsel öğeleri dikkatle kullanırlar.
• * Parnasizm, şiirde büyük bir yenilik ortaya çıkarmıştır. Parnasyen şairler, bilim ve felsefeyi şiirde kullanarak şiire yeni bir atmosfer getirmişlerdir.
• “* Sanat, sanat içindir. ” görüşünü savunan parnasyenler, şiiri düşünceleri topluma aktarmak için bir araç değil sadece bir “güzellik” olarak görmüşlerdir.
• * Lirik şiirin hayal dünyası parnasyenler tarafından reddedilmiş, bunun yerine nesnellik şiirlerdeki yerini almıştır.
• * Parnasyen şairler, sembolizmdeki kapalı anlatımın yerine açık, yalın bir anlatımı benimsemişlerdir.
* •Parnasizm akımında şiirler sone ile yazılmaktadır. Parnasyenler, şiirin içeriğinden çok nasıl yazıldığına, biçimsel güzelliğine önem verirler.
Parnasyen Şairler
• - Theophille Gautier
• - François Coppe
• - J. Maria de Heredia
• - Leconte de Lisle
• - S. Prudhomme
Türk Edebiyatı’nda Parnasizm
Edebiyat-ı Cedîde döneminde söz konusu akımın etkilerini görmek mümkündür. Bu dönemde Cenap Şahabettin, Parnasizm’e uygun şiirler kaleme alarak Parnasizm’i edebiyatımıza tanıtmıştır. Tevfik Fikret ve Yahya Kemal de Parnasizm’in ilkelerini uygun şiirler yazarak akımın edebiyatımıza yansıtmışlardır.
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.