Tüm yumurtalık kistleri kötü huylu değildir. Çoğu zaman iyi huyludurlar ancak dayanılmaz karın ağrısına neden olabilirler. Bu yazımızda kistlerin türleri hakkında bilgi sunarken ayrıca geleneksel bitkisel ilaçları kullanarak belirtilerden nasıl kurtulabileceğinizi açıklayacağız. Daha fazlası için okumaya devam edin.

Biliyor Muydunuz?

"Medical Disability Advisor" göre, yumurtalık kistlerinin %30'u düzenli adet gören kadınlarda, %50'si düzensiz adet gören kadınlarda %6'sı menapoz sonrası kadınlarda görülmektedir. Polikistik over sendromu kadınların % 10'unda görülmektedir.

Yumurtalık kistleri ya da sıvı dolu keseler yumurtalıkların içinde veya yüzeyinde bulunabilir ve çoğu zaman zararsızdırlar. Bunlar genellikle doğurganlık yıllarında görülmektedir. Fonksiyonel kistler kese açılmayıp yumurta serbest bırakılmadığında ya da yumurtayı tutan kese erimediğinde oluşur. Yumurtlama esnasında oluşan bu kistler birkaç hafta veya ay sonra kendiliğinden kaybolur. Bunlar zararsızdır ve ağrıya neden olmaz.

Semptomlara Yol Açabilen Kistler:

-Endometriyoziste, rahim duvarını oluşturan doku vücudun herhangi bir başka yerinde çoğalır. Bu doku yumurtalıklarda da görülebilir. Bu hastalık tanısı konan kadınlarda "endometriyoma" olabilir.

-Kistadenomlar genellikle yumurtalıkların yüzeyi üzerinde bulunan sıvı dolu kistlerdir.

-Dermoid kistler, diğer bazı vücut bölgelerinde mevcut olan dokular ile eşleşen dokular tarafından oluşturulur.

-Polikistik over sendromu olan kadınların polikistik yumurtalıkları vardır. Yumurta folikülleri olgunlaşır ancak yumurtayı serbest bırakmak için açılmaz ve bu kist oluşumu ile sonuçlanır.

Belirtiler:

-Şiddetli karın ağrısı ve pelvik ağrı

-Alt sırt ve uyluk ağrısı

-Anormal kanama

-Düzensiz periyotlar

-İlişki sırasında ağrı

-Kilo alımı

-Adet dönemlerinde karın ve pelvik ağrı

-Meme hassasiyeti

-Karın şişmesi

-Bulantı, kusma

-Üriner sistemde fonksiyon bozuklukları

-Zayıflık

-Ateş

-Doğurganlık sorunları

-Bağırsak hareketleri sırasında ağrı

Doğal Çözümler:

Östrojen ve progesteron hormonları arasındaki dengesizlik folikül hücrelerinin düzgün fonksiyon görememesine bu da sonunda kist oluşumuna yol açar. Bazen hipotiroidi veya diğer endokrin problemler yumurtalık kistlerinin oluşumuna katkıda bulunan faktörlerdir. Bu nedenle, altta yatan hastalığın teşhis ve tedavisi çok önemlidir. İlaçlar ve doz kist ve belirtilerin boyutuna göre değişebilir.

-İyot alımını artırmak:

İyot bakımından zengin gıdaları (iyotlu sofra tuzu, deniz sebzeleri, tarak, morina, karides, sardalye, ton balığı, yumurta, inek sütü, yoğurt) beslenmenize dahil etmek tiroid bezinin fonksiyonunu iyileştirmeye yardımcı olabilir. Bu kist oluşumu riskini azaltabilir.

-Daha fazla sebze tüketmek:

"İtalya Farmakoloji Araştırma Enstitüsü" tarafından yayınlanan çalışma raporlarına göre, düzenli olarak kırmızı et ve peynir gibi yüksek yağlı yiyeceklerle beslenen kadınların büyük miktarlarda yeşil sebze ve meyveler ile beslenen kadınlara göre yumurtalık kistleri geliştirmeye daha yatkın oldukları düşünülmektedir. Yani, kadınların sebze alımını arttırmaları gerekir. Vejeteryen beslenmeye ayak uyduramayanlar beslenmelerine yağsız etleri dahil edebilir. Bu yeni beslenme düzeni yeni kistlerin oluşumunu önlemeye yardımcı olabilir.

-Potasyum bakımından zengin yiyeceklerden beslenmek:

Kist oluşumunun nedeni potasyum eksikliği ise potasyumdan zengin yiyeceklerden beslenmek faydalı olacaktır. Elma sirkesi potasyum açısından zengindir. Bununla birlikte muz, kişniş, taze dereotu ve kekik, zerdeçal, dul avrat otu kökü, kişniş, arnavut biberi ve sığır kuyruğu gibi bir çok diğer ot ve sebzeler potasyum eksikliğinden kaynaklanan kistleri tedavi etmek için kullanılabilir.

-Liften zengin beslenmek:

Düzenli dışkılama karındaki aşırı basıncı önlemeyi sağlayabilir. Diyetinizde lif açısından zengin yiyecekler olması karnınızdaki ekstra basınçtan ve ağrıya neden olabilen kabızlıktan kurtulmanıza yardımcı olabilir.

-Östrojene maruz kalmaktan kaçının:

Östrojen hakimiyeti kist oluşumunun arkasındaki ana neden ise soya ürünlerinden kaçınmak esastır. Bazı çalışmalar mikrodalgada gıdaları ısıtmak için, buzdolabında saklamak için ya da besin ve suları saklamak için plastik kapların kullanımının vücudunuzda östrojenin artmasına neden olabileceğini göstermiştir. Bu durumu kanıtlamak için daha fazla araştırma gerekli olmasına rağmen, cam kapların kullanılması tavsiye edilir. Benzer şekilde doğal deterjanlar kullanarak, organik et ve süt tüketerek, paraben içermeyen kozmetikler kullanarak östrojen ve ksenoöstrojenlere maruz kalışınızı azaltabilirsiniz.

-Düzenli egzersiz:

Sağlıklı beslenme gibi düzenli egzersiz de bezlerin ve diğer organların düzgün işleyişini sağlar. Bu da hormonal denge ile sonuçlanır. Egzersiz kasların gevşemesi teşvik eder ve kan dolaşımını artırır.

-Gevşeme teknikleri:

Alt karın üzerine yerleştirilen bir ısıtma yastığı ya da sıcak bir banyo kan dolaşımını artırmaktadır. Bu gergin kasların gevşemesini teşvik eder ve krampları rahatlatır.

-Doğal ağrı kesiciler kullanın:

Çeşitli bitki çayları ağrı kesici, kas gevşetici ve duygu durum düzenleyici olarak etki eder. Bu nedenle fesleğen, limon otu, nane, ahududu, böğürtlen ve papatya çayları içebilirsiniz.

-Doğal hormon dengeleyiciler kullanın:

Maça kökleri (Lepidium meyenii), Dong Quai (Angelica sinensis), kara yılan otu (Actaea racemosa) uygun bir adet döngüsünü teşvik eder ve ağrıyı azaltır. Maça kökü progesteron üretimini artırmaya yardımcı olur ve böylece hormon dengesini korumaya yardımcı olur.

-Normal vücut ağırlığınızı koruyun:

Vücuttaki fazla yağ östrojen aşırı üretimini göstermektedir. Yani kilo vermek ve kilonuzu normal sınırlarda tutmak kistlerin gelişme olasılığını düşürmeye yardımcı olabilir.

Doğal ilaçlar kistleri bir gecede tedavi etmez. Beslenme değişiklikleri, yaşam tarzı değişiklikleri bitkisel ilaçlar ile kombine edildiğinde 2-3 aylık bir süre içinde kistin belirtilerinin şiddetini ve boyutunu azaltmaya yardımcı olabilir.